Yarınlar çok geç olabilir!
Prof. Dr. Sinan Çavun'un Hürriyet Bursa Gazetesinde yayınlanan yazısıdır.
“Bursaspor son 10 yıllık dönemde ligde en fazla transfer geliri elde eden 5. kulüp.”
Bu dönemde yalnızca transfer kaleminden kasaya giren para 62,5 milyon EURO.
Evet, yanlış okumadınız Euro.
Bu para içerisinde naklen yayın gelirleri, Bursastore gelirleri, maç günü hasılat gelirleri, reklam gelirleri, sponsor gelirleri YOK.
Yalnızca ve yalnızca transfer girdisinden gelen para ve tekrar yazalım toplam 62,5 milyon Euro.
Peki, nasıl oluyor da bu denli para girdisine rağmen, üstelik sezonun ikinci yarısında çok zorlu bir maraton bizi beklerken, transfer dahi yapamayacak, transfer tahtası kapalı bir takım haline geldi Bursaspor?
Hiç kimse, “Ülkedeki ekonomik tablo kötü” gibi lafları etmesin. Maalesef her gelen yönetim, bir öncekini arattı ve kulübe bir tuğla koymak yerine, bir tuğla eksiltti.
O yüzden yaşanan bu tablonun sorumlusu çok net bir şekilde beceriksiz ve plansız yönetimlerdir.
İsterseniz madde madde açalım bu durumu:
1- Gelecek üzerine stratejik anlamda hiçbir planlama yapılmadı.
Ülke ekonomisinin bu yöne kayacağı çok önceden belli olmasına rağmen, kısa, orta ve uzun vadeli bir program hayata geçirilemedi.
2- Kulüp menajerlerin çiftliği haline getirildi.
Bu yüzden kulübe giren astronomik rakamdaki transfer paraları, Furkan Özçal, Bilal, Deniz, Sercan, John, Merter, Faty, İsmail, Delarge, Badu, Yusuf Erdoğan, Sinan Bakış, Emre, Stancu ve adını sayamadığımız onlarca boş transfere ve menajerlere harcanarak heba oldu gitti.
3- Kalıcı gelir elde etme yolunda tek bir adım atılamadığı gibi, var olan kalıcı gelirleri (katlı otopark) de elimizden alındı.
Düzenli geliri olmayan bir kulübün mevcut koşullarda ayakta kalması imkânsızdır. Yöneticilerimiz bu gerçeği göremedi. Ve ne olduğunu anlayamadan, en değerli kalıcı gelir kaynağımız olan ve şehrin en hareketli yerinde olan katlı otopark Bursaspor’un elinden uçup gitti.
4- Güven ortamı yaratılamadı.
Bursa gibi Türkiye’nin en önemli sanayi şehrinden kulübe olan destek bu yüzden hemen neredeyse sıfırlandı.
Çünkü artık Bursa’da kimse kulübe güvenemiyor. Verdikleri veya verecekleri paraların birilerinin cebine gitmesinden korkuyor veya çekiniyorlar.
Yapılan çok sayıda yolsuzluk, usulsüzlük haberlerinin üzerine gidilip, ilgili kişiler cezalandırılmadı.
“Yalan haber, iftira vb.” dendi ama haberi yapanlar hakkında da en ufak hukuksal bir girişim yapılmadı ya da yapılamadı.
Gelinen nokta maalesef çok üzücü.
Kulübe giren milyon Euro’lara rağmen kulübün batma noktasına gelmesi ve adeta bir girdaba yakalanmış olması şampiyon olmuş büyük bir camiayı derinden üzüyor.
Gelecek günler umarım yeşil-beyazlılar için aydınlık olur.
Bunun için de en önemli iki şart, paralı değil, akıl üreten yönetimler ve bitmeyen stadın bir an önce pazarlanması.
Aksi takdirde yarınlar çok geç olabilir…
bugune kadar gelen yonetimlerin korustanla recep bolukbasi da dahil en ama en kotusu ve basarisiz olani ali ay yonetimidir 3.5 yildir klubun kaybettgi imaj prestij hak getire klup sayesinde sampiyonluk sifatindanda arinip siradan kumede kalmaya oynuyan belirli bir hedefi bulunmayan ve 3.5 yildir tabanca gibi takim kurcam sponsor bulcam arazi satcam bayramdan sonra mujde aciklicam vb.. soylemlerle surekli gundemi ve taraftari mesgul edip taraftardanda tepki gelmeyince para yok su yok bu yok diye surekli aglanarak hala basta kalan bir yonetim var ortada artik herkes okadar alisti ki bu durmlar herkese normal gelmeye basladi o yuzden artik bu klupten kimsenin yuksek bi beklentisi kalmadi maalesef bu yonetim oldugu muddetce///
Bize mustehak boşuna dilinizi yormayın.Birlik olmadık.Gittik her birimiz Ali ay dışında kendimizce çare olarak gördüğümüz insanlara oy verdik.Ali ay in seçilmesine neden olduk.Bursaspor bu sezon küme düşerse bu taraftar profili yüzünden düşecek.Corbacilar Ender çay bahçesine toplanıp para dilenmesi biliyorlar.Para dilenene kadar küfür etmemeyi hiç ogrenemediler ama.Erkan korustan a tekme tokat dalanlar, ne hikmetse 3 sezondur bizi küme düşürmek için elinden geleni yapan Ali ay a harf dahi etmediler.O yüzden bu takım düşerse Ali aydan önce çorbacı amigolari yüzünden düşecek.Ali ay sadece bir kukla.Bu takımı her şeyin en iyisini bildiğini iddia eden,durmadan küfür hakaret eden,işine gelince çay bahçelerinde para dilenen çorbacı amigo liderleri düşürecek.
Çorbacıların orada ki toplantısı bile “abilerinin” yönlenirmesi ile yapılmıştır.
Biz bu kafayla bu sene ligde kalırsak yine şanslı sayalım kendimizi.bu takımın adı Bursaspor değil.Corbalisiyasetspor.en büyük destekçileri de küfür eden ve her şeyin en iyisini bildiğini iddia eden corbacilar.Sorsan cefakarlar.cektikleri cefalarin bedelini küfür ederek başta takım olmak üzere herkese odetiyorlar.Artik Bursaspor’luyum demeye utanıyorum.Her maç öncesi başka bir yerleri ile alkol alıp acemlerde ne kadar site varsa hepsinin bahçesini WC olarak kullanan, her maç eşinizle çocuğumuzla geldiğimiz maça küfür hakaretin bin para olan taraftar kitlesiyle Bursaspor düşmeyi en çok hak eden takım.Ayni corbacilar istediler mi hem başkana tepki verebiliyorlar hem de istediler mi aptal kelimesini dahi kullanmıyorlar.(bkz şampiyon olduğumuz yıl) O yüzden ben takım olarak düşeceğimizi düşünmesem de bu tür corbacilar dolayı düşecek takımlar içinde yerimizi alacağımızı düşünüyorum.
Aynen katılıyorum ve Atatürk düşmanlarınıda unutmadık. Kulübü soyanlar,çorbacılar, Atatürk düşmanları beni soğuttu artık tribünede gitmiyorum teksaslıyım zaten demiyorum utanıyorum.
Yeminle şu adamı görünce aklıma İlk para yok geliyor.
Bir tuğla koymak yerine, bir tuğla eksiltti demişsiniz de aklıma geldi. Geçen sene 160 liraya tuğla satın aldık anı duvarına isim yazdırmak için. Bir senedir koyulmadı. Paralar cukkalandı herhalde ay dede?
Şampiyon olduğumuz sezon dan sonra rahmetli büyük başkan İBRAHİM YAZICI BURSASPOR’u borçsuz ve kulübün kasasında hatırı sayılır para ile bıraktı diye biliyoruz. bundan sonra gelen başkanlar onlarca çöp futbolcu transferi yaptılar ve sonunda kulübü batma noktasına getirdiler her kim BURSASPSOR’u yaklaşık 450 milyon tl borçlu hale getirmişse her kim BURSASPOR’un taşınmaz mallarını satıp heba etmişse hesap vermeli hesap veren olmazsa hesap sorulmazsa bende iş adamı olsam beş kuruş vermem kulübe yok böyle yağma gel borçsuz bir spor kulübünü 450 milyon tl borçla bırak git kimseye hesap sonrada yok şehrin dinamikleri yok belediye gelsin seni kurtarsın.
Kulüplerin batmasın sebebi ne enflasyon ne maaşlar ne giderler tek ama tek sebebi hırsız yöneticilerdir.
Ellerine sağlık…
isimlere takılmadan geleceğe yönelik güzel bir tespit. Bu işleri yapacak kişi bulmak ayrı bir meziyettir. iyi günler
Yazara katılmıyorum. Aslında her gelen yönetimler planı ve projesi ile geliyor, fakat bu her seferinde medya ve taraftar eliyle bozuluyor. Çünkü bu ülkede taraftar ve medya çok Sabırsız ve sonuç odaklı. Kulüpler üzerinde tam bir baskı unsuru. Baskı yüzünden kulüpler kurumsallasamıyor, geleceği planlama yerine günü kurtarma anlayışına gidyor, futbol gelişmiyor, gençler yeterince şans bulamıyor, yeni yıldızlar çıkmıyor.
Sinan cavun aynı zamanda bir akademisyen. Biraz zaman ayırsın, taraftarı ve medyası olmayan basakşehirin başarısının sportif ve sosyolojik bir araştırmasını yapsın, O zaman ne demek istediğimi daha iyi anlar.
Kişisel kanım, bugün ülke futbolunun yerlerde sürünmesinin en büyük nedeni, çok az bir istisnanın dışında ki ulusal ve yerel SPOR MEDYASIDIR..!
Başkan sakın taraftarın gazina gelip transfer yapipta bu kulübü geri dönüşü olmayan borç batağına sokma böyle iyi bizim yerimiz bu ligte hersene kalmak olmali 15. Olalim bu ligte kalalım hem böyle daha heycanlı oluyor
BURSASPOR’UNDA,ÜLKENİNDE AİLENİNDE HER KURUMUN,KİŞİNİN DERDİNE DEVA ŞUNLARDIR.
1-ADALET,
2-HAK-HUKUKA RİAYET,
3-ŞEFFAFLIIK,
4-DEMOKRASİ
1- önce, tam bağımsız Türkiye. (ekonomik, siyasi)
2- sonra, gerçek eğitim. (yerli ve milli)
3- zaten, o zaman, o yazdıklarınız kendiliğinden gelir.
4- ama bunun içeride tek yürek, tek yumruk, tek nefes. yani, birlik, beraberlik…
seni bu kulübün başına bela edenlerin allah bin belasını versin
Çok güzel ve yerinde bir eleştiri yapılmış,
ŞAMPİYONLUK sezonundan önceki yöneticiler, hep orta sıra takımı hayalleri vardı,
Geneli elimizdeki oyuncuları parlatıp İstanbula satardı, altyapıda torpil mantığı işlediğinden,
Kaliteli isimler kolay kolay çıkmaz ve parlayamazdı, bu anlayış İBRAHİM YAZICI’nın bazı şeyleri ,
Doğru yapması ile son buldu hem harcama standardı sağlandı, hem altyapı havuzundan faydanıldı,
Hem de teknik heyet konusunda istikrar oluştu ve sıradan bütçeler ve oyuncularla ŞAMPİYONLUK geldi.
YAZICI sonrası sözde yöneticiler Şampiyon takım apoleti sarhoşluğuna bürünüp har vurup, harman savurdu,
Yapılan oyuncu satışlarına rağmen, yerleri menajerlerin önerdiği isimler alınıp ekonomi hiç edildi,
Son zamanda ALİ DEDE frene bastığını iddia etsede takımın prestijini, ŞAMPİYON APOLETİNİ de yerlere çaldı.
Umuyorum bu sezon sonunda da en büyük hedefimiz olan malesef LİGDE KALMA hedefini gerçekleştirip,
Kabuğunu kırma adına YENİ YÖNETİM ile yeni hedeflere yelken açarız.
.
Onca içi boş ,anlamsiz ,gereksiz tespitlerden sonra ilk defa güzel bir paylaşim gordüm.. ama bursada şehirde ve camiada bu tespitleri kavrayacak kapasitede bi yönetici yok
Resimdeki duruşu bile sevimsiz