Timsah sağlam adamı hasta eder!
Bursa.com Spor Yazarı Mustafa Özkeskin'in köşe yazısıdır.
Ispartaspor maçını izlerken sürekli düşündüm; ‘’Bursaspor’da bu sezon göreve gelen teknik heyetler neleri, nasıl çalıştırmıştı ki oyuncular maçlarda bunları icra edemiyor?’’
Futbolcular hocalarını mı anlamadılar, yoksa hocalar mı meramını anlatamadı? Ya da mevcut kadro yetenek, kalite, kapasite ve de iyi niyetten, takımdaşlık duygusundan yoksun oyunculardan mı kurulu?
Düşünmeyi sürdürdüm; ‘’Acaba, puan cetvelinde Bursaspor’un üzerinde yer alan takımların oyuncuları daha üst seviye futbolcular mı?’’
Mesela; son karşılaşmada Isparta’da ‘Musa Nizam’ dışında bildik bir futbolcu gören/hatırlayan var mı? Ya da gül diyarının temsilcisinde ‘ah şu oyuncu Bursaspor’a yakışırdı’ diye gözleri veya tabelayı tırmalayan bir futbolcu hiç dikkatinizi çekti mi?
Tüm maçları izlemeye çalışan biri olarak izlenimlerim odur ki; bu ligde öyle takımlar var ki, klasmanda durdukları yerle kadro yapıları ters orantılı!
Bursaspor’un şu haliyle bile onlardan fazlası var eksiği yok…
O zaman sıkıntı nerede?
Genelde aynı ayarda takımların yer aldığı TFF 2.Lig’de olduğu gibi hedefe oynayan ekipler doğası gereği topa hükmeden takım olmak zorunda.
Bursaspor kazandığı maçlarda bile topa hükmedemedi. İşte sıkıntı burada…
Sorun Timsah’ın topa egemen olunacak tarzında pas oyununu etkili oynayacak bir kadrosunun olmaması. Takımda Kubilay Sönmez ve sakat olmaması halinde Hasan Ayaroğlu gibi iki deneyimli ismin yanı sıra gençler Ozan İsmail Koç ile Samet Bozkurt da var. Bu isimler hızlı, göbekten rakip arkasına koşu atabilen oyuncular. Fakat topa basıp, oyunu yönlendirecek, tempoyu ayarlayacak, pasa ritim vererek rakibin boşluklarını bulacak stilde futbolcular değil bunlar.
Böyle olunca Yeşil-beyazlı temsilcimiz tipik bir kontratak takımına dönüşüyor. Bu durumda da yük kanatlara biniyor. İyi güzel de; iki kenar bekiniz ve de iki kanatçınız bu yükü omuzlayacak kapasitede değil.
Zaman zaman çaprazdan içe kat ederek topu forvet arkasına atıyorlar ama yukarıda sözünü ettiğimiz özelliklere sahip ‘playmaker/oyun kurucu’ olmadığı için rakipler önde basıp tehlikeyi başlamadan önlüyorlar.
Böyle bir durumda, ofansta, kanatlarda hatta orta alanda ‘maestro’ görevine soyunan Enver Cenk Şahin bir nebze de olsa yükü omuzlamaya çalışıyor. Ancak ortadan ileri-geri oynayıp skora etki yapmak Bursaspor kaptanının tek başına bu işin altından kalkacağı bir iş değil. Mevcut şartlarda bu saatten sonra İsmail Ertekin takıma ‘yeni bir beyin’ monte edemeyeceğine göre bir tavsiye ile bitirelim.
Futbol seyretmek, heyecan yaşamak ve de adrenalin depolamak isteyenlere Bursaspor maçlarının son çeyreklerini tavsiye ederim.
Ancak şeker, kalp, tansiyon, damar, kolestrol hastaları ise bunun tam tersi uzatmalar da dâhil olmak üzere karşılaşmaların son bölümlerinde kendilerine çok dikkat etmeliler…
Çünkü bu Timsah sağlam adamı hasta eder!
Uyku problemi olanların Bursaspor maçlarını takip etmesini şiddetle öneririm.Garanti ediyorum daha ikinci yarı başlamadan mışıl mışıl uyumaya başlayabilirsiniz.
Takım o kadar ruhsuz oynuyor ki insanda heyecan kalmıyor.
yazarımız teşhisi yanlış koyunca, doğal olarak reçetesi de, tedavisi de fayda etmiyor.
bu kulübün paradan, puldan, tahtadan, masadan, camdan, çerçeveden, teknikten, taktikten, tuktikten çok daha öncelikli ve önemli sorunları var.
işte bunlardan bazıları,
a- kulüp ve camiada ki yapısal ve zihinsel bozukluklar giderilmeden.
b- yönetim, teknik adam ve kadro istikrarı sağlanmadan.
c- gençlerimize zaman tanımadan ve sabır göstermeden.
d- kulüp üzerindeki medya ve taraftar baskısı kalkmadan.
e- sportif ve kentlilik bilincimiz gelişmeden. camia içindeki görev karmaşası bitmeden.
f- stadımızı doldurmadan.
g- orada elimize, dilimize, belimize sahip olmadan.
h- bunu bir kültür haline getirmeden ve şehirde futbol ortamı yaratmadan.
i- yeni bir yapılanmaya gitmeden.
j- kurumsallaşmamızı tamamlamadan.
ve bunlar gibi daha onlarca şıkkı hayata geçirmeden biz daha çok hasta oluruz…
Bizim suçumuz vaaoww harika bir altyapımiz var dememiz.Sahsen ben maçta leyleklerden başka birsey görmüyorum.
Harikasın alt yapı mı?Bu hiçbir zaman olmadı.Olamaz da.Çünkü günümüzdeki futbol sadece futbol değil.Çok daha fazlası.Geçmişte sadece ve sadece biryerlerde futbol oynamış olanlar ağzında düdükler kulüp alt yapılarında hocalık yapıyor.Bunkar ne biliyor ki ne verecekler.
bunun böyle olacağı daha Afyon hazırlık kampında belliydi….
Var abi 8 numaraları sağ kanadı felç etti. Hemen alırdım. Ancak diğer yandan ilk defa çok doğru bir başlık atmışsınız.
Isparta’da 20 numara stoper halil duman çok iyi bi stoper ben beğendim
Halil Duman denen oyuncu altyapımıza gelip gönderilen oyucudur.Beşiktaşa gidip orda kendini geliştiren ve profesyonel olan stoperdir.
Topa sahip olmak diye birşey yok futbol var top kaybetcen pires yapıp top kapican topla oynarken iyi zamanlama yapican pası iki saniye sonra atarsan rakip pozisyonu bozar futbol oynamadım sadece seyirciyim bakıyorum kelli felli antronorler garanti pasla oyna sikisirsa yanpasat geri pasat gibi yanlış taktikler veraiyorlar böyle korkak oynatirsan takım futbol oynamayı unutur pozisyon alamaz pires yapamaz kendi onsekizine doğru koşular yapar böylece golleri yemeye başlarız onsekizin üzerinde futbolmu oynanir