Şike mi, yoksa şaka mı?
Bundan tam 8 ay önce Türk futbolunda her şey temiz olsun adıyla başlatılan, başladığı günden itibaren de konunun her metre karesi işin uzmanları tarafından ince elenip sık dokunma konusunda üzerine titizlikle gidilen mevzu bahis konu; Türk futbolunda şike depremi. Hem de ne deprem, bu enkazın altından hasarsız çıkabilene sadece aşk olsun denilir. Konuşulması imkânsız denilen hatta gündeme getirilmesi bile yürek meselesi gözüyle bakılan yüzyılın futbol operasyonu için, meşhur düğmeye birisi artık basmıştı. Türk futbolunu sarsan şike depremiyle ilgili olarak devam eden bir soruşturmayla ilgili yorum yapmak şimdilik çok yanlış olur. Üstelik bu konuyla ilgili olarak her hangi bir mahkeme kararı henüz çıkmadığı haldeyken. Konunun hassasiyetini bilen taraflardan biri olmak, işin en mantıklı tarafı olsa gerek. İşin dibine inmeden, kimseyi de fazla derinden üzmeden şunları da merak etmiyor değilim hani. Operasyon kapsamında gözaltına alınan kulüp başkanları, yöneticiler, futbolcular ve konu kapsamındaki tüm kurum ya da kuruluşların ismi cismi belliyken, bu da yetmez gibi haftalardır yazılı ve görsel basın tarafından gündeme servis edilmeye çalışılan deliller, belgeler, doneler ve konuyla ilişkili kişilerin telefon kayıtları ortadayken, Türkiye Futbol Federasyon Başkanı Mehmet Ali Aydınların, konuyla ilgili yapılan durum değerlendirmesindeki şu açıklaması bana biraz enteresan geldi. “TFF'nin elinde her hangi bir delil ve belge bulunmamaktadır. Bu nedenle herhangi bir işlem başlatılamamaktadır.” Her kafadan yükselen sesler, her dudaktan dökülen farklı cümleler insanları artık bu sıcaklarda fazlasıyla baydı. Bana bile harbiden gına getirdi. Şike depremi adı altında başlatılan bu süreçte yaşananları gördükten sonra, İçimden bazen ben bile, sizi gidi şikeciler sizi ya da sizi gidi şakacılar sizi diyesim bile geliyor. Üstadım; Türk futbolunda devrim niteliği taşıyan bu sürecin adı şike mi, yoksa öylesine yapılmış bir şaka mı? Pardon!.. Benimkisi sadece öylesine bir merak. Osman KORKMAZ
Kent Gazetesi