Otobüs… Kamyon… Cip… Bip… Bip…
Değişik duyguları bir arada yaşadığımız bir hafta sonu oldu.
Adanaspor deplasmanına giden taraftarlarımızın kaza haberi ile yüreklerimiz ağzımıza geldi. Neyse ki can kaybı olmamasına sevindik.
Ardından Adanaspor karşısında oyunun son dakikası , son topu ile gelen galibiyet ile sevindik. Galibiyet golünün zamanlaması değerini bizim için çok daha fazla artırdı.
Dönüş yolunda taraftarlarımızı taşıyan otobüslerden bir tanesinin daha kaza yaptığı haberi geldi.Y üreklerimiz tekrar ağzımıza geldi. Neyse ki sevindirici olan bu kazada da can kaybımız yoktu.
Yaşanan kazalardan sonra sosyal medya hesaplarından bir çok kişi ve kurum geçmiş olsun dileğinde bulundu. Hepsine camiamız adına teşekkür ediyorum.
Bursa siyasilerinden ve belediye başkanlarından da aynı saatlerde art arda geçmiş olsun mesajları sosyal medya hesaplarından yayımlandı. Bu mesajlara ise teşekkür etmek nedense içimden hiç gelmiyor.Çünkü samimi bulmuyorum. Bursaspor’un tek başına bırakıldığı bir dönemi yaşıyoruz. Bu takım seneye Süper Lig’e çıkamaz ise düşünmek bile istemeyeceğimiz bambaşka durumlar ile karşı karşıya kalacağız. Bursaspor bu sene yaşam mücadelesi veriyor. Yani bu kadar kritik ve önemli bir sene bizim için. Şehirde birlik ve beraberlik ateşini yakacak olanlar ise halen ölü taklidi yapıyorlar. Bu neden ile yayınladıkları mesajları siyasi reklam olarak görüyorum.
Galibiyet çok güzeldi. Ancak maçlar kazanılır veya kaybedilir. Hiçbir şey gencecik insanların yaşamından daha önemli değildir. Art arda yaşanan iki kaza gözleri hafta başında Bursa Büyük Şehir Belediyesi ile yaşanan otobüs krizine çevirdi.
Kulağımıza gelenlere göre krize neden olan olay ise Basketbol maçı için İstanbul’a giden taraftarların bir kısmının otobüste alkol kullanması. Öncelikle kabul edilmesi gerekir ki bu taraftarlar otobüsün şöförü değiller. Otobüs içerisinde yolcular.. Yolculukları esnasında ise ne içtikleri kendi kişisel tercihleridir. Bugün Avrupa’nın bir çok ülkesinde stadyumların içinde alkol satışı yapılmaktadır. Kulun müslümanlığını sorgulamak hakkı ise kesinlikle başka bir kula ait değildir. Bu düşüncelerimi dört kere Umre’ye ve bir kere de Hacca gitmiş bir kişi olarak yazıyorum.
Vatandaşına, deplasman için otobüs tedarik etmek belediyenin Bursa şehrine bir görevidir. Bursa Belediyesi nasıl ki vatandaşları için bir çok ücretsiz kültür gezisi tertipliyor ise spor müsabakası seyretmek isteyen vatandaşına da bu konuda hizmet vermek zorundadır.
Bursa ,şahsi bir karar ile “ben size ceza verdim..size otobüs yok” demenin faturasını nerede ise çok pahalı ödeyecekti.. Son anda ortaya çıkan bu durum karşısında tribün liderlerinin ellerini taşın altına koyup, ikili ilişkileri ile taraftara otobüs tedarik etme konusunda nasıl çırpındıklarının da yakından şahidiyim. Son anda temin edilip yola çıkılan araçlar genelde şehir içi işçi taşıyan servis minübüsleri ve otobüslerinden oluştu. Belki bir çoğunun şöförünün uzun yol tecrübesi yoktu. Belki son anda karşılarına çıkan bu işe hazırlıksız yakalandılar! Uyukusuz ve yorgundular! Sınırlı sayıda otobüslere taraftarlar ayakta, tıkış tepiş binerek 1200 km deplasman yaptılar. Bu neden ile yaşananların ardından “Geçmiş Olsun” demenin ne bir samimiyeti ne de bir faydası var.…
Son olarak yazımı Rasullullahın sahabelerine anlattığı kısa bir hadise ile bitirmek istiyorum:
“Beni İsrail’de birbirine zıd istikamette iki kişi vardı: Biri günahkârdı, diğeri de ibadetler husûsunda gayretliydi. Âbid olan diğerini günah işlerken görür, «Bu günahtan vazgeç!» diye îkaz ederdi. Birgün, yine onu günah üzerinde gördü ve «Vazgeç» diye uyardı. Öbürü:
«–Beni Rabbimle başbaşa bırak! Sen benim başıma bekçi olarak mı gönderildin?» dedi. Âbid:
«–Vallahi Allah seni affetmez!» Veya: «Allah seni Cennet’e koymaz!» dedi.
Bir müddet sonra ikisinin de ruhları kabzedildi ve Âlemlerin Rabbi’nin huzûrunda bir araya geldiler. Allah Teâlâ Hazretleri ibadetler husûsunda gayretli olana:
«–Sen benim, (kullarıma nasıl muâmele edeceğimi kesin olarak) biliyor musun veya benim yetki ve tasarrufumda olan bir şeyi yapmaya kâdir misin?» dedi.
Günahkâra dönerek:
«–Git, rahmetimle Cennet’e gir!» buyurdu. Diğeri için de:
«–Bunu Cehennem’e götürün!» diye emretti.”
Kıssadan hisse; kimin ne olacağını ve nerede olacağını bir tek Allah (CC) bilir… Herkes kendi işine baksın.. Ahireti Allah bilir..
Saygılarımla..
İyi yolda gidiyonuz aferin içkiyi bu işlere karıştırmayın ben neden Bursaspor un maçlarına gitmiyorum biliyor musunuz maç öncesi stadyum çevresini meyhaneye çeviren kitle sadece kendi keyiflerini düzme uğruna küfür ederek çocuklarımla gelmeme engel oluyor ve benim gibi binlerce insan aynı şeyi düşünüyor keyifle şehrinin takımına destek olamıyoruz
Şu tercih konusu sadece safsata, felsefefik bir görüş ama hakikat la bağdaşmıyor, bunları yapan kimseler hem ALLAH ın Kuralını çiğneyip alalen teşhir ediyor, ayrıca çevre lerine insanlara rahatsızlık veriyorlar, tabiki herkes böyle değil ama, kendini MÜSLÜMAN Olarak tanımlayan bir kimse, yaptığının yanlış olduğunu kabul eder, maksadım kimseyi incitmek değil, günahı normal karşılamak işlemekten daha büyük bir suçtur..
Senin Allahina Kurban Kardeşim çok Güzel Yazmışsın Teşekkür ederim O otobüsten NASIL sağ Çıkıp Mutlu Olduysam Senin Yazını Okuyupta öyle mutlu Oldum Senden Allah razı Olsun ??
eline sağlık güzel kardeşim.bu kadar güzel anlatılılabilir.anlama yetisi olanlara tabiiki….
Ne demezsin!
Merak etme çok iyi anladım.
Taraftara önceden otobüs verilmiş ama bu istismar edilmiş.
Otobüsün verilmemesi, KULUN MÜSLÜMANLIĞINI SORGULAMAK değil, KAMU MALININ KORUNMASIDIR.
Taraftar liderleri deplasman otobüsü için çırpınacaklarına! içeride neden BOŞ TRİBÜNLERE OYNUYORUZ? bunu sorgulasınlar.
Yolculukları esnasında ne içtikleri kendi kişisel tercihleriymiş!!!
İyi, herkes sigaraları da tüttürsün o zaman.
Ortak kullanım alanlarında bu kadar özgürlük yok. Olmamalı da.
Evinde (özelinde) kim ne içerse içsin buna kimse karışamaz. Karışmıyor da.
Hakan beyin bu yazısı baştan sona kendisi açısından büyük bir şanssızlık olmuş.
Benim için de hayal kırıklığı…
kimse otobüslerde alkol alamaz kardeşim popülist bir yazı yazmışsın otobüste kafayı çek sonra git dinlenme tesislerini yağmala , kafayı çek, otobüste taşkınlık yap şoförün dikkatini dağıt , sonra güm.içen evinde,pavyonda,meyhanede içsin kardeşim.
biliyorum, şimdi konu ile bi şeyler yazıcam sonunda haklıyken haksız duruma düşüp burada sap gibi yalnız kalıcam. fakat olsun.
bir defa ben devletin ve belediyelerin spor kulüplerine desteğini doğru bulmuyorum.
devlet olarak, liglere sponsor ol, (spor toto, ptt ligi, ziraat kupası) futbolcudan vergi alma, borçları öde. yapılandır, başkanlar gelsin kendi gençlerini unutup, yabancı transferlerle paraları çar-çur etsin, reklamını yapsın egosunu tatmin etsin!.. ne güzel iş.
kulüpler ayaklarını yorganına göre uzatmalı. denk bütçe yapmalı, kaynaklarını kendileri bulmalı ve yaratmalı.
devletin ve belediyelerin görevleri ve sorumlulukları başka.
gelelim deplasman ve alkol konusuna.
bütçem müsaitse tabi ki bende deplasmana gitmek isterim. değilse, 20 kişilik araçta 40 kişiyi gördüğümde mantık yürütüp o araca binmem. çünkü bilirim mevcut şartlar benim ruh ve beden sağlığımı bozacak, ayrıca trafik kazası anlamında riskli bir yolculuk olacak.
kimin ne içtiği, ne kadar içtiği beni ilgilendirmez. içenleri suçlamaya ve sorgulamaya ne haddim var ne de hakkım. ancak alkolün bütün kötülüklerin anası olduğuna inanırım. dünyada yapılan tüm istatistiklerde başta kadına şiddet olmak üzere, aile içi geçimsizlikler, trafik kazaları, ve her türlü gürültülü patırtılı olayların kaynağında alkol hep ilk sırada çıkıyormuş.
son olarak, bir deplasman anımı anlatıp konuyu kapatayım.
şampiyon olduğumuz sezon olimpiyat stadında şimdiki başakşehir ile oynayacağız 35 bin bursalı yollardayız. bizim otobüs topçulara geldiğinde içeridekilerin yarısı sarhoş olmuştu bile. arka beşlide boşalan bira şişelerine idrar yapanları gördüm. yanımda oturan tribün liderlerinden (ama çok öne çıkanlardan değil) otobüs sorumlusuna, arkadaşlar bu halde nasıl tezahürat yapacak? diye sorduğumda, aldığım cevap, abi merak etme maç saatine kadar onlar iki defa ayılırlar oldu.
maç bitti geç vakit bursaya döndük. otobüste kimse kalmadı. şoförle daha önce konuşmuştuk. yolu benim evin önünden geçiyordu. vedalaşırken kulağıma söylediği şuydu ”bir daha mı taraftar otobüsü!..”
aslında kimseyi suçlamıyorum. bunlar gençlikte olan şeyler. bunlar bizim bir gerçeğimiz. ve bunlar düzelmesi gereken şeyler.
ama, nasıl ne zaman ve kimler tarafından?..
Teşekkürler yüreğinin sesine sağlık haddim olmayarak ekleme yapmak istedim.Türk futbolunda futbol kulüplerinde (menejer-başkan-futbolcu )+(kurumsallaşmayan kulüp yapıları+futbolun içine işlemiş kumar)+(siyasetçi-para)en önemlisi Sevgi ve saygının yerine çıkar,para,şöhret alması Bursaspor da yapılmak istenen 2 yol olabilir (bunu gizli derin Bursasporlular var onların düşüncesine göre Bursaspor Yeni yeşil Bursa yada bilmem şu firma ön ekli Bursa olsun yada Bursaspor bizim olsun) bundan kurtuluşun 2 önemli yapılması gereken işlem
1-Devlet yapacak kanun çıkaracak yönetimsel den tutunda maddi olan herşeyin kanunu olacak
2-futbol kulüplerinin kanunlar çerçevesinde bir ana yasası olacak ve gerçeçi alt yapı yapılanması yapılacak
ALT YAPI KONUSUNDA :sizlerle iki örnek vereceğim biri Bursa da mahhalle amatör takımlarından bir cocuğumuzu Bursaspor alt yapısna teklif ediyorlar bakmıyorlar ilgilenmiyorlar daha sonra Galatasaray a götürüyorlar şu an galatasray da alt yapı da ki yaş grubunda takım kaptanı ve büyük yetenek şeklinde söyleniyor
alt yapımızdan yetişip A takıma alınan bir futbolcumuzun babası ile sohbet etme imkanım doğdu veli nin aklı fikri para ve oğlunu messsi gibi görüyordu aklı fikri para olmuş velinin ve malesef Bursaspor dan da gitti işde futbol yapımız tesadüfler ile yetenek bulacağız onu nasıl eğiteceğiz bakın Altınordu farklı bir yapılanma ile alt yapsından kimleri çıkardı elbette ki onlar gibi olalım demiyorum biz farklıyız ama bizler ilk önce eğiticiyi iyi seçelim iyi eğitelim bir bütçe ayıralım plan program yapalım sonrası gelir bakın bizler göç alan bir şehiriz bu şehrin GEN yapısında Boşnak ı,Arnavut u ,Pomak ı,Doğulsu ,Batılısı var ayrıca Güney maramara da tek iz ne Kocael,i ne Sakarya hatta Eskişehir in durumu ortada buda bizim alt yapıya akışın daha da fazla olması demek
bakın artık ne fb de gs de bş ın alt yapı ile ilgilenmiyor ama kurtuluş alt yapı
Bartu , Fatih Akkuş’un yazdığı gibi bu cuma cumadan sonra antrenman taraftara açılsın ve kurban kesilsin bunu klüpte dile geririn
Hakan Demir
Sen bu kafayla 100 kere hacca gitsen ne olur. Sizin gibi haber yetkisi olan insanların böyle talihsiz cümleler kurması ne kadar cahilce, ne kadar talihsiz. Gerçekten çok yazık! Avrupa hayranlığınız hiç bir zaman bitmedi. Bir de verdiğin kıssa da haşa Yüce Allah’a hakaret ediyorsun. ALLAH en adaletlidir. Öyle senin dediğin hikayelerde ki gibi değil. Şüphesiz herşeyi en iyi bilen de O’dur.
Malasef karde
Malesef kardeşim,anlamayan onu doğru kelam etti sanır, DİN imiz bize iyiliği emredip kötülükten men etmemizi emreder, böyle özgürlük safsataları yüzünden toplum bilgisiz kalmış durumda.
BBB GERÇEKTEN İSTESE ŞEHRİN DİNAMİKLERİNİ HAREKETLENDİRİR VE 500 MİLYONU TOPARLAYIVERİR..SADECE BBB BAŞKANI DEĞİL YILDIRIM VE NİLÜFER BB LARINDAN DA HİÇ BİR ÇABA GÖRMEDİK…SEÇİM ZAMANI BOYUNLARINA ATKIYI TAKAR VE BU TARAFTARDAN OY ALMAK İÇİN BURSASPOR AŞIĞI OLUVERİRLER…YAZARIN DEDİĞİ GİBİ ÇANAKKALE YE İSTANBUL A KONYA YA VS.VS.OY İÇİN KÜLTÜR TURLARINA OTOBÜS VAR KUMANYA VAR SIRA BURSASPOR TARAFTARINA GELİNCE YOK…BUNUN HESABI SORULUR DİYECEĞİM DE NE YAZIK Kİ TOPLUM BALIK HAFIZALI…
Ağzına yüreğine sağlık kardeşim. … Benim mezarım bana ait. .. Hesabını ben vereceğim. . Senin mezarın sana ait hesabını sen vereceksin. ….. Ben bu takımı sevabıyla günahıyla sevdim. .. Sevap nedir? ?? Temiz TERTEMİZ. … Günah nedir ???? Yalan dolan Çalmak çırpmak soymak aldatmak. BEN BU TAKIMI TER TEMİZ SEVDİM. … ÇORBACI LAR HIRSIZLAR SİZLER KAZANAMAYACAKSINIZ. ..TEMİZ OLANLAR DÜRÜST OLANLAR. ..ALNI PAK OLANLAR KAZANACAK. .. SABIR …. SABIR. ….SABIR. .
Üstad güzel bir yazı olmuş. Koca bir şehre tercüman olmuşsun. Sağol, varol…
Doğru,
üstat nabza göre güzel şerbet vermiş.
Tribünlere güzel oynamış.
Öncelikle kazada yaralanan arkadaşlara geçmiş olsun, Rabbim şifalar versin.
Gelelim yazının sahibi Hakan beye, 4 defa umreye, 1 defada hacca gitmiş olan beyfendi, bir kimse başkasının yaşam tarzını eleştiremez, sorgulayamaz bunda hem fikirim fakat aynı otobüste içki içmeyen veya benzeri maddeler kullanmayanlar vede bunlardan rahatsız olanlar ne olacak?
herkesin bildiği gibi alkol ve kafa yapma özelliği olan maddeleri kullananların kısmi olarak ( kullandığı madde ve miktara göre değişkenlik gösterebilir) refleks ve kişilik kayıpları yaşadıkları aşikardır. Bu neticeden dolayı diğer kişileri rahatsız etmesi, hatta daha da ileri gidip insan öldürmelerin yaşandığı bir ülkede aynı otobüs içerisinde 1200 km yol almak hiç kimseye reva değildir.( Not: kişileri baz alarak değil toplumun içinde bulunduğu durum değerlendirmesi yapılmıştır.) Bugün şehir içi veya şehirler arası toplu taşıma vasıtalarında sigara, alkol ve uyuşturucu madde kullanımı yasaktır. Hatta artık kişisel araçlarınızda dahi kullanımı yasak olan bir maddeden bahsediyoruz.
Sizin gibi yazarların yazılarını okuyup, binlerce kişinin bu yazıları baz aldığını düşünürsek yazmış olduğunuz makale gerçekten çok tahlihsiz ve de cahilcedir, amacınız birleştirmek bile olsa tam anlamı ile içenler ve içmeyenler diye ayrıştırma yapmışsınız ve bu iki tarafı birbirine karşı tartışılmaya sebep olmuşsunuz.
Son olarak kimseye içme demiyoruz, her koyun kendi bacağından asılır diye bir deyişimiz vardır, lakin içen kişi içmeyenin özgürlüğünü kısıtlıyorsa ne yapmak gereklidir???
Herkesin günahı da sevabı da kendine o ayrı konu ama alkol alkoldür. Üstelik az da olsa çok da olsa alkolün insana etkisini biliyoruz. Rahat rahat arada sohbet muhabbet arada tezahüratlar eşliğinde gitmek varken alkol sigara vs.turu şeyleri bu ortama sokmanın anlamı yok diye düşünüyorum.
Yazı fena değilde başlık hiç olmamış .. Hassas konularda biraz daha ciddiyet lütfen.Bir yazıyı,makaleyi etkileyici olması adına saçma başlıklarla güçlendirmeye çalışmak malesef çırpınıştan öteye gitmiyor..Sadelik, minimalizm günümüzün trendidir.Kendinize güldürmeyin.
Küçük bir şehir takımı muğlasporun takıma destek olması için belediye elektrik ve su olmak üzere fatura başı 0.50 kuruş fazla alıyormuş bòyle birşey yapılabilir bence oyuncu maaşını karşılasa kafii
Bu belediye başkanı da Bursaspor’un kadrosunu say desem sayamaz hatta milli takım kadrosunu bile sayamaz. Manchester United nerenin takımı desek bilmez. O yüzden taraftarın yaşam tarzına karışmasın. Bu şehrin takımına sırt çeviriyorsun sonra alkol falan bahane ediyorsun ayıp başkanım
Alkol yasal madem bu kadar karşısınız devlet satışını yasaklasın ? Vergisini alırken ses çıkarmıyorlar sonra haram bilmem ne insanların yoğun iş temposu sonunda stresst atabilecekleri bir maç günü var ona da alkolmüş falan karışmayın. Müslümanlar geçim sıkıntısı çekiyor önce ona bir çare bulsunlar da sonra haram maram dersiniz millete dindarlık taslarsınız. Alkole karışanların hangi vakıflardan ne kadar para ceplerine indirdiklerini biz unutmadık neyse zaten futbol kültür işidir böyle şeylere haram falan diyenler de futbol kültüründen bir haber cahil adamlar