Ne yaptınız?
"Suçumuz Bursaspor’u şampiyon yapmak mı?" Bursaspor’daki tartışmalara başkan Yazıcı ve yönetim kurulu üyelerinin yanıtı demogoji kokan bu cümle ile oluyor. Taktıkları ‘şampiyon yönetim’ apoletini kullanmalarını yadırgamıyorum. Ben de yönetici olsam bizi eleştirenlere “çok konuşmayın biz bu takımı şampiyon yaptık” derdim herhalde. Derdim ama, bir de camianın bu konuda ne dediğine bakalım. İnternet sitelerinde görüşlerini paylaşan taraftarları önemserim; çünkü bazılarının dediği gibi çoluk çocuk değil, öğrencisinden, işadamına kadar çok geniş bir yelpazede insan profili oralarda fikir belirtiyor. Buralarda ve bende de yaygın olan görüş ise Bursaspor’un şampiyonluğu, yani başarısında aslan payının, doğal olarak Ertuğrul Sağlam ve öğrencilerinde olduğu yönünde. Bundan sonraki sıralama ise başkan, taraftar, yerel medya ve yönetim kurulu üyeleri şeklinde oluşuyor. Aslında yönetim kuruluna bu konuda haksızlık etmemek lazım. Başkan Yazıcı ve Ertuğrul Hoca ile uyumlu çalışarak görevlerini yerine getirdiler diyebiliriz. Transferlere (bir çoğunun haberi bile olmadan gerçekleşti) ve alınan başarılı sonuçlara doğrudan etki etmeseler bile, en azından tabiri caizse arıza çıkarmayarak bir yerde tekere çomak sokmadılar. Geçmişte yaşanan yönetici kavgalarını hatırladığımızda, sadece bunun için bile teşekkürü hak ediyorlar. Tamam şampiyonluğa doğrudan etkileri olmadı, bu konuda onlardan beklentimiz de yoktu ancak, şampiyonluğu tekrarlayacak, başarıyı paraya çevirecek hamleleri, kurumsallaşmayı, kulüp markasına değer katacak çalışmaları kendilerinde bekledik açıkçası. Ama aradan geçen zamanda maalesef dağ fare doğurdu. Bu amaçla kurulduğu söylenen Bursasportif AŞ’den tek tük projeler duysak ta, şuana kadar icraat göremedik. Hepimizin hayali olan kulüp markasına büyük katkı sağlayan Bursaspor TV kuruldu; ama gelin görün ki onu da eski yönetici Murat Yanıklar yaptı. Kuruluş aşamasında gerekli manevi desteği veren başkan Yazıcı’nın tabi ki hakkını teslim ediyorum; ancak bir Yanıklar’ın yaptığını şuan ki yöneticilerin toplamı yapamadı. Dediğim gibi, yönetim kurulu üyelerinin her birinden de bu kadar büyük olmasa da hem kurumsallaşma adına hem de kulübe vizyon ve kalıcı gelir getirecek projeler ve çalışmalar bekleyip duruyoruz ancak yaprak kımıldamıyor maalesef. Ne bileyim kulüp televizyonu gibi bir diğer hayalimiz olan Bursaspor Koleji için çalışma yapmak hiçbir yöneticinin aklına gelmiyor mu mesela… Bursasporlu taraftarların ve kongre üyelerinin yararlanabileceği ve kulübe gelir getirecek büyük bir sosyal alan oluşturalım diye düşünen yok mu? Yıllardır istenen taraftar kartını hayata geçirelim diyen tek bir yönetici niye çıkmıyor? Bu ve bunun gibi yüzlerce proje internet sitelerindeki proje bölümlerinde tartışılırken, bunu asıl yapması gereken yöneticilerimiz ise, şeref tribünündeki koltuklar için ve fotoğraf karelerine girmek için tartışıyor. Sonra ben de bunları yazınca karşılaştığımızda sitem ediyorlar. Her şeyi bir kenara bırakalım insan kalıcı bir eser bıraktığında manevi bir haz duyar, “bu benim sayemde oldu” der ve haklı olarak gurur duyar. Bursaspor’u düşünmüyorlarsa bile öğünmek için bir şeyler yapsalar razıyız. Şimdiki yöneticilerimiz etki oranları belli olan şampiyonlukla kendilerini kandırmaya devam etmekle yanlış yapıyorlar. Bir söz var hani “Bugün Allah için ne yaptın” denir. Bu sözü değerli yöneticilerimiz biraz değiştirerek kendilerine şu şekilde sorsunlar.” Görev sürem içersinde Bursaspor için ne yaptım”? Tarık Çapçı – Bursa Gerçek Gazetesi http://www.bursagercek.com.tr/makaleler/tarik-capci/ne-yaptiniz-52.html