Hüseyin attı, Mete baktı!
Bu oyunla 1 puan hiç yoktan iyidir. Hem de çölde vaha misali!..
Maça girmeden, önce filmi biraz başa saralım.
Futbolda adaletin olmadığını hafta içinde bir kez daha gördük.
PFDK doğradı, Tahkim aynen onayladı!
Şaşırdık mı? Hayır!
Çünkü, bu senaryo daha Hüseyin Göçek’in Başakşehir maçına atanmasıyla başlamıştı.
İnce ince Hüseyin’ce operasyonunun ardından işlem tamamdı.
Malım kurullar, cezaları kesti.
Boş tribünler önünde oynanan maçın ne tadı oluyor, ne de tuzu!
İYİ Mİ BÖYLE?
Peki, iyi mi böyle beyler?!
Madem 1 kurunun yanında 43 bin 999 kişi de yanacak, öyleyse bu ülkeye neden böyle modern statlar yapılıyor?
Koskoca statlar boş kalsın diye mi?
Hani, suçun şahsiliği maddesi?
Ya, ben de ne kadar inceciyim değil mi?
Neyse, nasılsa, herkes neyin ne olduğunu ve nalıncı keserlerinin kimlerin elinde(!) olduğunu çok iyi biliyor!
Maç başlayınca, Timsah Arena’nın en üst katındaki basın
tribününden, futbolcuların bağırışlarını dinledik 90 dakika boyunca…
Bursaspor topun arkasına geçip sahasında beklemeyi tercih edince, Fenerli oyuncular da yeşil-beyazlı ceza alanında resmen cirit attılar ilk yarıda…
Hatta bir ara maç Fener forvetleriyle kaleci Harun arasında geçti.
Allah’tan Kaptan Harun pozisyonlarda başarılıydı da, ilk 45’te gole izin vermedi.
BU DİRSEK NEYDİ?
Bu arada Fernandao’nun 37’de hava topunda Aziz Behich’e dirsek atmasına hakem Mete Kalkavan seyirci kaldı!
Bırakın sarı kart vermeyi, faul bile vermedi!
Aynı pozisyonda Hüseyin Göçek’in 2 hafta önce Başakşehir maçında, havada dirsek attı diye Necid’i 2. sarıdan attığını hatırladık!
Yani, Hüseyin Necid’i attı, Mete ise, Fernandao’nun dirseğine baktı!
Hani ligin devre arasında MHK, hakemleri bu konuda uyarmıştı?
Hani düdüklerde standart?
Hani adalet?
Buna resmen çifte standardın daniskası denir!
Peki, Batalla’nın pasında Dzsudzsak’ın; M.Topal’ın sert kalça darbesiyle ceza sahasında indirilmesine ne demeli?
Hamza Hoca, Ankara’nın aksine bu kez daha erken müdahale etti.
Macar Cucak ve Jorquera ile 58’de çifte hamle yaptı.
Ancak Timsah, yine hücumda çoğalamadı!
Hele 75’te şutlarda; Bursaspor’un 4’te 0, Fener’in 22’de 7 isabetle oynaması içler acısı bir durumdu.
Harun, yaptığı birbirinden güzel kurtarışlarla beğeni topladı.
Fener, 65’te Van Persie ile ikili forvete dönerken, Bursaspor, “hücumda yokları oynadığı” maçtan 1 puan kârla ayrıldı!
Çünkü;
Futbol yok,
Gol yok,
Ama bu kadar yokluk içinde 1 puan var!
Buna; kötünün iyisi denir!
Bursaspor, bu 1 puan için yatıp kalkıp Harun’a dua etsin!
Zira bu puanda en büyük pay 27 yaşındaki 1 numara Harun’a ait.
Artık Timsah’ın kalecisi de 22. haftada netleşti.
Bravo Kaptan Harun, aynen devam.
Gerçi Bursaspor sessiz randevuda maçı kazanamadı ama Harun Tekin’i kazandı!20