El Loco’nun Bursa şubesi

Türk Futbol kültürü ne yazık ki gelişmiş bir yapıya sahip değil. Hepimiz tabelaya bağlı ve sonuç odaklı bir bakış açısına sahibiz.


Bu sığ bakış açısı özgün bir felsefeye ve oyun sistemine sahip teknik adamların ülkemizde sistem dışına çabuk itilmelerine neden olmaktadır. Bu durum ise meydanı futbolun sadece gaz ile oynanan bir oyun olduğunu düşünen sistem yoksunu dinozorlara bırakmaktadır.

Milli Takım kadrosunda yer alan oyuncuların ¾’e yakınının ülke dışında yetişen gurbetçi futbolculardan oluşması dahi Türk Futbolunda eğitici ve yetiştirici hoca sorununu ortaya koymak için yeterlidir.

Kendine bir felsefe benimsemiş, idealist ve yeniliğe açık hocaları sabır ile ve cesaret ile desteklememiz gerekmektedir.

Maç sonunda skor tabelasına değil, maç içinde oynanan oyuna ve oyunun bize hissettirdiklerine bakmamız gereklidir.

“EL LOCO”NUN  BURSA ŞUBESİ

Bursaspor son üç yıldır üst üste yaptığı yanlış teknik direktör seçimlerinden sonra Yalçın KOŞUKAVAK  ile bu sefer doğru hocayı bulmuş gözüküyor. Yalçın KOŞUKAVAK, ünlü Arjantinli Teknik Direktör Marcello BİELSA’nın (El Loco) sıkı bir takipçisi ve onun ekolünden gelen bir hocadır. Bursaspor bu ekolün etkilerini çok kısa sürede ön alanda baskılı oyun, takım halinde boş alanları kapatan agresif bir savunma, 2. Bölgede pres ile rakibi bozma ve oyun içerisinde farklı diziliş sistemleri ile kendisini gösterdi. Belki bir çoğumuz fark etmemiş olabiliriz ancak Bursaspor şuan oyunun iki yönünü birbirinden farklı oynamaktadır. Top rakipte iken sahaya diziliş sistemimiz ile top bizde iken sahaya diziliş sistemimiz bir birinden tamamen farklıdır.

YALÇIN KOŞUKAVAK FELSEFESİ  

Bireyi Güçlü Kılan Takımdır:

Futbol takım oyunudur. Kaleciden başlayıp top rakip kaleye gidene kadar ki geçen süreç tüm takımın emeğini üzerinde barındırır. Kazanılan topun kolay kaybedilmemesi gereklidir. Çünkü o topta tüm takımın alın teri vardır. Bu neden ile takım ruhu çok önemlidir. Oyuncu bireysel egolarından arınıp, sahada takım için varını yoğunu ortaya koymalıdır. Bunu yaptığında neticesinde bireysel kariyeri için  kazanan yine oyuncunun kendisi olacaktır. Takım içerisinde hissedilen arkadaşlık ve dayanışma hocanın bu felsefeyi Bursaspor’da oturtmayı başardığını göstermektedir.

Rakibe Göre Oyun Stratejisi:

Rakip analizlerinin iyi yapılması gereklidir. Her rakip ve her maçın hikayesi birbirinden  farklıdır. Takımın başında ki hoca öğrencilerine çalışkanlığı ile örnek olmak zorundadır. Maça hazırlık sadece maç öncesi yapılan antrenmanlardan ibaret değildir. Maç günü bir sınavdır. O sınava hoca ve öğrenciler öncesinde iyi çalışmalıdır. Oyun içinde karşılaşılma ihtimali olan sorunlara ve çözüm yollarına hazırlıklı olunmalıdır. Bu ise rakibin önceki maç kasetlerinin dikkatli bir şekilde izlenmesi ve analizlerinin doğru yapılmasından geçmektedir. Eskişehirspor maçı ile Osmanlıspor maçındaki oyun içi varyasyon farklılığı bu konuda ki bakış açısının doğruluğunu ve başarıyı göstermektedir.

Futbol Bir Aldatmaca Oyunudur:

Futbol bir atlatmaca oyunudur ve bu aldatmacada en iyi taktik bilinmezliktir. Bu neden ile maçın 1. dakikası ile 90. dakikası arasında takım dizilişi ve oyun stratejisi her zaman değişebilir. Futbolcular tüm sezonu tek bir taktik ile geçirmezler. Saha içinde aniden sistem değişebilir. Bu neden ile Futbolcuların farklı oyun stratejilerini öğrenip saha içerisinde bu duruma çabuk adapte olabilmeleri çok önemlidir. Hoca kenarda 11 kişilik orkestranın bir maestrosu gibi bu kurguyu yönetmeli oyuncuda saha içerisinde bunu harfiyen uygulaya bilmelidir.

Futbol Pozisyon Oyunudur:

Futbol bir pozisyon oyunudur. Doğru pozisyonu almak öğrenilir ve öğretilir bir şeydir. Altyapıdan gelen oyuncuların kısa sürede futbollarının üzerine koymalarının nedeni antrenmanlarda sahanın parsellenerek bölgelere ayrılması ve oyun içerisinde topun, rakibin durduğu yere göre duracakları alan ile ilgili devamlı hocanın uyarılarda bulunmasıdır. Bu eğitimin neticeleri oyuncularımızda  görünür ve hissedilir  bir hale gelmiştir.

Kadro Mühendisliği:

İyi aşçı, elindeki malzeme ile en lezzetli yemeği yapabilendir. Teknik ekibin öncelikle elindeki kadro yapısını ve bu kadronun yetenek düzeyini iyi analist etmesi gereklidir. Bunun için sadece 90 dakikalık maçı analiz etmek yetmez. İdmanlarında ayrıca kayıt altına alınması lazımdır. Antrenmanları izleyip, ekrandan görünenlerin geri bildirimlerini not etmek, hangi futbolcu şut çalışmasından kaçmış, kaçı kondisyondan kaytarmış tespitini ve gereğini yapmak bir hocanın görevleri arasındadır. Türkiye’de bir çok takımın idmanları maça hizmet etmemektedir. Maçtan enstantanelerin idmanda uygulanması gereklidir. Bunlar ne kadar çok tekrar edilirse, sonuca gitmekte o kadar kolaylaşır. Temel prensip çalışmak ve meyvesini almaktır.

Kubilay Kanatsızkuş’u Rizespor’un ısrar ile istemesine rağmen hocanın bırakmak istememesinin en önemli nedeni fiziği ve uzun ayak boyu ile Kubilay Kanatsızkuş’un hocanın oyun planında önem verdiği ön alan baskısını elindeki kadroda en iyi yapabilecek oyuncu olmasıdır.

Modern Futbol Hıza dayalıdır:

Futbolun abc’si hızdır. Hız kendi içerisinde de ayrışır. Oyuncu atletik özelliklerini kullanarak hızlı olmak zorundadır. Eğer atletik bir oyuncu değil ise hızlı düşünerek oynamalıdır. Hızlı düşünme kabiliyeti yoksa ayağına geldiğinde  topu  hızlı kullanmalıdır. Bu özelliklerin hiçbir tanesine sahip değilseniz Yalçın hoca ve takımından uzak durmanız tavsiyemdir.

Futbolda Yeniliklere Her Zaman Açık olunmalıdır:

Dünya futbolunda moda olan anlayışlar sürekli değişmektedir. Bir zamanlar Jose Mourinho rakipleri kontrol eden savunma ağırlıklı futbolu ön plana çıkartmıştı. Şu anda onun dönemi bitti. “Tiki taka” futbolu olarak bilinen topu sahip olma oyununu benimseyen Barcelona da eski başarısından oldukça uzakta. O yüzden bir takımın tek ana oyun planı olmamalıdır. Rakibe göre değişiklik gösteren ve sahada gelişen reaksiyonlara anında yanıt verebilen karma taktikler uygulanmalıdır. Jurgen Klopp, Borussia Dortmund‘u çalıştırdığı dönem sadece hücum pres anlayışını temel prensibi olarak sahaya yansıtırken, Liverpool‘da topa daha çok sahip olma anlayışı prensibi haline gelmiştir. Guardiola, Barcelona‘daki ilk döneminde topa sahip olma anlayışından ödün vermiyordu. Ancak  kontrataklardan kalesinde çok gol görmeye başlaması ile yeni bir  panzehir geliştirdi. Topu kaybettiği yerde 4 saniye kuralı koyup, hızla topu kazanma stratejisini uyguladı. Ardından Bayern Münih‘te futboluna yeni özellikler kattı. Manchester City‘de mükemmeli yakalama gayreti içerisine girdi.

Özet ile; Teknik direktörler gelenekçi değil, ileri görüşlü, gelişime açık ve gelecekçi olmak zorundadır.

Yalçın KOŞUKAVAK, Bursaspor’a yeni bir sistem, yeni bir felsefe oturtmaya çalışıyor. Bunun için ise hoca açısından en ihtiyaç duyulan şey zaman ve sabırdır. Belki bilmeyenler için faydası olur diye belirtmek istiyorum; Yalçın hoca zamanında İstanbulspor’un önüne 10 yıllık bir sözleşme teklifi getirdiği hocadır.

Yalçın KOŞUKAVAK’ın şehir ve camia ile ten uyumu şu an için tutmuş gözüküyor. Ancak Bursaspor camiası çok kolay bir camia değildir. Ne yazık ki sabırlı olduğumuzda hiç söylenemez. Yeniden bir yapılanmaya ve silkinişe ihtiyacımız var. Bu ise birden bire olabilecek bir şey değil. Saha içerisindeki skorlardan bağımsız düşünerek taraftarın Yalçın Koşukavak’a kredi vermesi gereklidir.

İyi bilinsin ki; kulübün içerisinde “Şeytan taşlamayı” bekler gibi hocanın başarısız olmasını hazırda bekleyenler var.

İşte tam da bu yüzden tüm taraftarlarımızdan rica ediyorum;

 “SABIR YA HACI!” 

Düşler kurup beklemek..

Ne güzeldir sabretmek..

Hadi sende bir düş kur..

Sabrederek huzur bul…

Sabırla beklersen eğer..

Gerçekleşir tüm düşler..

Hadi sende bir düş kur..

Gelsin sana da huzur…

Sabrınızın sonunu selamet ile bu yolun sonu şampiyonluklar ile biter İnşallah..

Saygılarımla…..

Kaynak
bspor.net

16 Yorum Onay bekleyen yorum yok

  1. gerçekten de önemli bir taktisyen hocamız…Kazansak da kaybetsek de onu kaybetmeyelim….s.ligde de onunla devam ederiz İnşallah.

    106
    1
    1. @dr.timso yorumuna yanıt olarak

      Şu ana kadar okuduğum en güzel yazı ! Sayın Dinçtürk elinize zihninize sağlık ! Bu çapulcu taraftarı ve çıkarcı medyayı uyandıracak yazılarınızın devamını dileriz ! Herşeyimizle nitelikli hale gelmeliyiz medya basın taraftar hep birlikte destek olmalıyız başka Bursaspor yok ! Timsah karaya çıkana kadar devam !

      10
    2. @dr.timso yorumuna yanıt olarak

      HAKAN KARDEŞİMDE SANKİ KÖŞE YAZISI DEĞİLDE ,DERS NİTELİĞİNDE YAZMIŞ ,VALLA BRAVO KENDİSİNE BEN TESPİTLERİNİ VE ANALIZLERİNİ YERİNDE BULDUM ÇOKTA BEĞENDİM

      53
  2. Admin , müthiş bir yazı , teşekkür ederim kendi adıma bu şekilde kamuya yararlı bilgiler ve görüşler belirttiğiniz için , tüm taraftarların birlik içerisinde olması gerek , saha da yenilmiş olunabilir çok normaldir destek işte bu takıma ve hocaya lazım …..

    83
    1. @chiefofficer yorumuna yanıt olarak

      TRİBÜNLERE DÜŞEN GÖREV, SABIR, SAYGI, EFENDİLİK

      Bursaspor ne çektiyse kendini futbolun uleması zanneden nankör, cahil, terbiyesiz taraftarlarından çekti.

      ŞU GÖRÜŞLER NE KADAR DOĞRU

      Saha içerisindeki skorlardan bağımsız düşünerek taraftarın Yalçın Koşukavak’a kredi vermesi gereklidir.

      İyi bilinsin ki; kulübün içerisinde “Şeytan taşlamayı” bekler gibi hocanın başarısız olmasını hazırda bekleyenler var.

      İşte tam da bu yüzden tüm taraftarlarımızdan rica ediyorum;

      “SABIR YA HACI!”

      36
      1. @Tarık (Mesken) yorumuna yanıt olarak

        Senelerce ülkemizin dört bir yanını iş ve turistik amaçla gezdim,dostlar edindim. Bu güzel ülkenin güzel insanlarından öğrendiğim şey sabır herseyin ilacıdır.bknz.yaz dönemi klübumüz hakkında neler yazıldı,neler çizildi,neler söylendi.Sonuç;sabır ettik sebat ettik şu an sonu güzel bitecek olan bir hikaye’nin başındayız.Böyle devam dünya’nın en güzel şehri’nin sakinleri desteğe devam sabretmeye devam inanın;bırakın bu ligi çok da uzak olmayacak gibi görünen bir zamanda stadyumumuzda yine şampiyonlar ligi marşını duyacağımız günler vallahi uzak değildir.yeter ki sabretmeye ve desteğe devam edelim. Gelecek günler ve yıllar bizim olacaktır. Tüm yüreği Bursaspor sevdası ile dolu olan kardeşlerime sevgilerimle…


  3. Bu sığ bakış açısı özgün bir felsefeye ve oyun sistemine sahip teknik adamların ülkemizde sistem dışına çabuk itilmelerine neden olmaktadır. Bu durum ise meydanı futbolun sadece gaz ile oynanan bir oyun olduğunu düşünen sistem yoksunu dinozorlara bırakmaktadır.

    Milli Takım kadrosunda yer alan oyuncuların ¾’e yakınının ülke dışında yetişen gurbetçi futbolculardan oluşması dahi Türk Futbolunda eğitici ve yetiştirici hoca sorununu ortaya koymak için yeterlidir.

    Tebrik ederim çok doğru tespitler. Ayrıca hocaya 10 yıllık sözleşme öneren İstanbulspor’un da vizyonu sağlammış. Yalçın hocanın uzun süre Bursaspor’da kalması çok heyecan verici olur yeniden şampiyonluk hayalleri kurulur diye düşünüyorum hem bu defa arkası da gelir.

    52
  4. Yalçın Hoca genç tecrübesiz denilen oyuncularla AKHİSARI yendi o yeter.Tabi kötü bir sonuçta hocayı ve oyuncuları yuhalamamak,Takım otobüsünü taşlamak falliyetinde bulunmaz ise seyirci.Bu hoca uzun yıllar BURSASPORDA ÇALIŞABİLİR.Daha yolun başındayız.Çok sabretmemiz gerekiyor

    37
  5. Yalçın hoca eğer sabredilirse Türk futbol tarihinde Yep ynei bir hikaye yazacak biri. Sabredilirse dedim çünkü böyle kişiler ülkemiz için aslında fazla geliyor. Hele hele bursa gibi basına sahip biyer için cok fazla. Hiç bir eğitimi olmayan hasbelkader eline mikrofon yada kalem verilmiş insanların gazetecilik yaptığı şehrimizde böyle bir adam cok ama cok fazla. Adam 3 de 3 yapmış ligde adam bi felsefe anlatıyor bir hikaye yazıyor adama Sedat neden yokdu Ataberk neden yoktu sorusu soruluyor. Ve adam anlattığını anlayacak kapasiteye sahip olmayan tipler bunlar. Biride bugün yazmış Yalçın hoca Raşit Çetineri dinlesinmiş. Neymiş Raşit hoca temkinli olalım diyormuş 2006. Yalçın hoca fazla havalar girmesinmiş. Yalçın hoca demedi mi lig daha yeni başlıyor haftalar geçtikçe bu lig zorlaşacak Akhşsarı yenmemiz kimseyi aldatmasın diye. Ama tabi temkinli kelimesi yok ya arkadaş bu açıklamadan onu cıkaramamış. Velhasılı kelam bu hoca bu ülkenin futbol kültürünün cok ötesinde. Eğer biz sabreder sahip cıkarsak cok güzel bir hikaye yazarız inşallah.

    32
  6. Vay be. Bu yazıyı avukat Hakan beyin yazabileceğine kesinlikle inanmıyorum.Gerçekten bu yazıyı o yazdıysa derhal avukatlığı bırakıp Spor yorumculuğuna başlamalıdır. Çünkü bir zamanlar kendisiyle Beyaz tv ekranında makara yapan o Ahmet Çakar’lar ve Sinan Engin’ler falan bile bu yazıyı yazabilecek kapasitede değilerdir. Helal valla. Çok süper yazmış.

    32
  7. AMAN HOCAM KİMSEYLE POLEMİĞİ GİRME İŞİNİ YAP BU ŞEHİRDE KİMSEYE YARANAMAZSİN
    ANLAMIŞ OLMAN LAZIM
    BURADA
    BİR TANESİ İÇİN MUSTAFA CAGLAR HABERİ
    DİĞERİ İÇİN GS FB HABERİ DAHA ÖNEMLİDİR
    BUNU FARKETMEN LAZIM SEN AKILLI ADAMSIN

    31
  8. Hocanın görüşlerine oyun stiline bakaraktan şampiyon kadro yeniden kuruluyor bu yolun sonu selamettir yeterki çürük elmalar çıkmasın.???

    20
  9. Müthiş bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık.
    Bursasporumuzda güzel işler oluyor. Taraftarımızın bu olumlu değişime ayak uyduracağını umuyorum.
    Türk insanının genel yapısı olan duygusallığımızı kontrol etmemiz gerekiyor. Özellikle de “coşku kontrolü”nü sağlamamız gerekiyor. Hepimizin aklına düşen, Türkiye Kupası’nın alınması gibi yüksek sesle seslendirilen düşünceler, coşku kontrolsüzlüğüne tipik bir örnektir. Bu şekilde üretilen coşku kontrolsüzlükleri, beklentileri yükselten yanıyla ileride çözülmesi zor olan sorunlar üretecektir.
    Futbolun yalnızca bir oyun olduğunu unutmayalım. Futbola fazla anlamlar yüklemeyelim.
    Bazı şeyleri kendi doğal akışına bırakırsak, bu şehir sahip olduğu potansiyeli ile zaten ikinci bir başarı hikayesini yazarak ülkenin gündemine yeniden girecektir.
    Taraftara düşen “hep destek, tam destek”.

Bir yorum yazın

Kayıtlı bir kullanıcıyı yorumunuza etiketlemek(mention) için yorumunuzun içerisine örnek @bursasporluyuz şeklinde kullanıcı adını yazabilirsiniz.

Başa dön tuşu