Değiştir!

Eskiler bilir, o zamanlar böyle şarkı yarışmaları yoktu.

Sunucu eline mikrofonu alır, mikrofonu uzattığı yarışmacı bir şarkıya başlardı.Biraz mırıldandıktan sonra sunucu “Değiştir” der, yarışmacının farklı bir şarkıya geçmesinin isterdi.

Milli takımda da bir sürü şey değiştirdik. Jenerasyon değişti,yönetim değişti,hocalar değişti, yabancı kuralları değişti ama maalesef bizim futbol ekolümüz değişmedi. “Ya bizim futbol ekolümüz mü var?” diye soranları duyar gibiyim. Evet, var. Bizim ekolümüz; taktik olarak sıfır bilgi, tamamen gaz ile günlük , geçici futbol başarıları elde etmek.

Dün akşam Ukrayna karşısında 2-0’lık mağlubiyetten sonra yine tartışmalar aldı başını gitti. Yediğimiz ilk gol ofsayt, ikinci gol dışarıdan çevrilmesine rağmen hakemi dahi eleştirmeyecek kadar kötü bir milli takım vardı.

Önceki tartışmaların odağında hoca vardı, hoca değişti ama oynanan oyun aynı. Elbetteki Lucescu‘nun kabahati yok. Ancak hocadan evvel mantalitenin değişmesi şart.

Şimdi de yabancı tartışması başladı. Bu yabancı serbestliği ile Türk futbolu başarılı olamazmış, Türk futbolcusunun oynama süresi azalıyormuş. Affedersiniz ama sorunun kaynağı tam olarak yabancı sınırı. Yıllarca 200 bin Euro maaşı hak etmeyecek adamlara , bu garip kısıtlama nedeniyle gebe kaldık. Böyle olunca da en yeteneksizinin maaşı 1.5 milyon Euro olan ego takımları yarattık. Hal böyle olunca ne tartışmalar,kavgalar eksik oldu, ne prim muhabbetleri. Böyle olunca da başarısızlık kaçınılmaz oldu. Bütçesi fazla takımlar müstesna, lige gelen yabancıların bir çoğu bonservis bedeli olmayan, maaşı 500 bin Euro’yu geçmeyen oyuncular. Bir kişi de sormuyor “Ya bizimkiler diğer liglerden gelen vasat oyuncuları dahi kesemezse , milli takımlarda bunların ağa babası topçularına karşı nasıl başarı sağlarız?“. İyi oyuncu her zaman, her şartta oynar. Bu yabancı kuralı ile en az 5 yıl daha devam edilmeli. Ligimizdeki gereksiz yüksek maaş alan tabiri caizse papaz/kaşar topçular ayıklanmalı. En oyuncular için maaşlar 500 bin seviyesine düşmeli. O zaman ne olacak? Bizim yetenekli oyuncular çiftlik gibi 3-3.5 milyon Euro alıp kapris yapmak, canı isteyince oynamak, yazın tatilde plaj kenarında tavla atıp, nargile tüttürmek yerine örnek olarak söylüyorum Freiburg, Toulouse, Atalanta, Crystal Palace gibi üst düzey liglerin sıradan takımlarının tekliflerini düşünmeye başlayacaklar. Çünkü ancak o zaman burada ve orada alacakları para aynı olacak ve kariyerlerini düşünmeye başlayacaklar ve oralara gidip kendilerini geliştirme ve ispatlama yarışına girecekler. Haliyle hem kendileri hem de ülke futbolu gelişecek.

En önemli eksikliğe ise öz kaynak yetiştirmedeki eksiklik. Akademi gruplarında torpilden başka bir şey yok. Gerek oyuncu, gerek yetiştirici tercihleri çevresi geniş,ikili ilişkileri iyi olanlardan yana. Lucescu‘ya 2.5 milyon Euro vermek yerine gerekirse 250 bin Euro maaş ile alt yaş gruplarına dünya çapında, Almanya gibi, Hollanda gibi, Fransa gibi son zamanlarda İngiltere gibi (göreceksiniz İngiltere gelecek 5-10 yıl içinde son yıllardaki silik görüntüsünde sıyrılıp tamamen yarışmacı bir hale gelecekler) bu işin piri ülkelerden, işin üstadı hocalar getirip, sistemi komple değiştirme fikrine sahip bir yönetim gelirse işler o zaman değişir. O zaman bende diyorum ki : “Biz Serdar Ortaç şarkıları gibi farklı sözler ama benzer nakaratlardan sıkıldık, değiştir!“.

17 Yorum Onay bekleyen yorum yok

    1. @Kazoo Kid yorumuna yanıt olarak

      Türk olup bu vatan için seçim yarışına girenlere yazıklar olsun… Millî dava farklı davadır biz böyle gördük böyle biliriz… Milli takım için oyuncularla pazarlık yapıyorlar yaa deli oluyorum bu gururu yaşamayacak kadar onursuzsa insan gitsin ister Almanya da oynasın ister Yunanistan’da oynasın…

      9
      4
  1. mutlaka farklı sebepleri de vardır ama, bana göre bir numaralı suçlu, skor odaklı medya ve medyanın arkasına takılan taraftardır. öncelikle çok sabırsızız. bu genelde de böyle özelde de… ülkemiz medyası sözde kurumsallığı savunur, fakat yorumlarını hep sonuçlar üzerinden yapar. dünyada hiç bir takım yoktur ki her maçını kazansın, her sene şampiyon olsun… milli takımın hiç bir sportif başarı beklemeden en az 5 yıllık proje ile yeniden yapılanmaya, medyanın da sabrına ihtiyacı var. geçmişte iki kötü sonuç aldılar diye bjk ispanya fb alman ve Hollanda milli takım hocalarını kasap-manav benzetmeleri ile arkasına teneke bağlayarak gönderdi. Abdullah avcı ve şenol güneş. birini futbolu, diğerini de giyinmesini bilmiyor diye milli takımdan gönderdik. fakat şimdi ikisi de ülkenin 1 ve 2 numaralı futbol adamı… mazimize bakalım içeride de aynı durum. Hamzaoğlu puanları aldı ama oynattığı oyun ve gs liliği sorun oldu. gönderildi. şenol güneş futbolun kralını oynattı fakat onunda trabzonluğu ve altıncılığı sorun oldu gönderildi. rahmetli yazıcı ve e.sağlamın sonları da diğerlerinden farklı değil di… hepsinin de kaderi taraftar ve medya gücü çizildi… bu ülkede futbolun kalkınması için öncelik kulüplerde yönetim teknik adam ve kadro istikrarının yakalanması. yine camialarda görev karmaşasının önüne geçilmesi ve sonucunda kulüplerin kurumsallaşması şart… şarkı yarışmasındaki gibi her nakaratta antrenör ve kadro değiştirmek çözüm değil. önce istikrar… istikrar içinse sabır… ancak o zaman başarı kaçınılmaz olur. bunun aksi, hayal kırıklığı ve hüsran. bunlar bu gün yaşadığımız, ve zihniyeti değiştirmezsek daha uzun yıllar benzerlerini yaşayacağımız futbolun kendine has gerçekleridir…

    11
    3
  2. tff 3 büyütülmüşleri hala savunursa hakemlerimiz böyle hatalar yaparsa umrumda değil milli takım banane ego savaşlarından bıktım benim milli takımım da Bursaspor.

    9
    2
  3. Şimdi burada tartışalım!!!paul le geun kotu hoca takımı çalıştırmıyor.!! Benim fikrim ıyi bir çalıştırıcı bakın taktisyen diyemiyorum daha net göremedim eldeki hamur ile uğraşıyor!!! şu an öncelik bence takımın çalışması ile alakalı taktik sahada belli olur!! Bu hoca ya şu an sallayanlar olmaz ama 2 kotu sonuçtan sonrada olmamalı takımımızın bir kimliği sistemi olmalı bu kimliğin oluşması zaman alacağından sadece kötü sonuçlarda da destek olunmalı..
    Hatırlarsanız ( 2004 senesinde sezona george hagi ile başladık) ama yanlış tercihti buzamanki paul le guen tercihi yanlış tercih değil arada fark var . nedenle futbolu biliyorsanız sadece destek olun. 2 kotu sonuç tüm sezona mal olmasın..!!!

    8
    1
  4. Milli takimda buyutulmus egemenligi kirilmadigi surece takimim başarılı olmasi imkansiz. Tek hedefi buyutulmuslerde oynamak olan bir guruhun basarisi ancak bu kadar olur.

    4
    1
  5. Ya kardeşim birakin milli takımında bu takıma hızlı bi kanatla adam gibi bi forvet alınmazsa bu takımın hali ne olacak onu konusun surda kalmış 5 gün yazık olacak yine göre göre bağıra bağıra…

    2
    2
  6. Beyler .. nazaman değişir söyleyim…
    Türkiye’de Nazan adalet başlar ve şu bizanslar öne sürülmediği an , ozaman belki birşeyler olur .

    Her sene Avrupa kullarında gerçekleri görüyoruz…. ezik taş , şike bahçe ,salata saray ,. Türkiye’de farklı farklı şampiyon oluyorlar…gerckekler de Avrupa kupalarında..Yabacı futbolcular bile Türkiye kendilerine kötü yönden bozuyor..
    Bu denim düşüncem

Bir yorum yazın

Kayıtlı bir kullanıcıyı yorumunuza etiketlemek(mention) için yorumunuzun içerisine örnek @bursasporluyuz şeklinde kullanıcı adını yazabilirsiniz.

Başa dön tuşu