Beklenen maç geldi çattı!

Bursaspor, İzmir’de adeta zincirlerini kırarak Bornova 1877’yi 7-1 yendi ve sezonun en farklı galibiyetine imza attı.

Sezon başından bu yana her şey o kadar yolunda gidiyor ki kendimize kafaya takacak şeyler arayıp duruyoruz! Bunların en başında da Bursaspor’un ilk yarıları sadece tek golle geçmesi, gol sonrası adeta frene basması geliyordu.

Demek ki işin sihiri geriye düşmekteymiş…

Bornova Aziz Kocaoğlu Stadyumu’ndaki karşılaşmaya oldukça tutuk başlayan yeşil beyazlılar, 10. dakikada hakem Ahmet Ecevit’in verdiği garip penaltı kararı sonra Sabahattin’in golüyle yenik duruma düştü.

O dakikaya kadar şampiyon havasıyla sahada adeta gezinen Bursasporlu futbolcular, kupanın kendilerine altın tepside sunulmayacağını anlayıp, sezonun en dominant futbolunu sergilemeye başladılar.

Gol şovda perdeyi Musa Çağıran açarken, Ahmet İlhan (2), İlhan Depe, Mücahit Can Akçay ve Bora Yılmaz’ın sürdürdüğü fırtınayı Tahir Babaoğlu penaltıdan attığı golle bitirdi.

Maçın ilk 10 dakikası hariç oyunu tamamen kontrolünde tutan Timsah’ta herkes görevini neredeyse eksiksiz yerine getirirken, bazı futbolculara ayrı bir parantez açmazsak olmaz.

Birincisi tabii ki Ahmet İlhan Özek. Kaptan ceza sahası içinde, civarında topu önünde bulduğu zaman direkt golü düşünüyor. İzmir’de de önüne seken iki topu hiç düşünmeden kaleye göndererek farklı galibiyete önemli bir katkı yaptı. 36 yaşındaki Ahmet İlhan, belli ki yıllardır böyle bir kulüpte oynamayı beklemiş. Özverisi, çalışkanlığı ve gösterdiği aidiyetle gerçekten alkışı hak ediyor.

Bir diğer tecrübeli kanat oyuncusu İlhan Depe de adeta kaptana nazire yapar gibi oynuyor. Savunmasına yardımdan kaçmıyor, topu sağdan getiriyor attırıyor, soldan getiriyor filelere bırakıp dönüyor. İlk golde kafasını kaldırıp baktı ve adrese teslim ortayla takımını ayağa kaldırdı. 3. golde ise Mücahit Can’dan aldığı topu kalecinin altından temiz bir vuruşla filelere gönderip farkın yolunu açtı.

9 NUMARA KATKI!

Bir de Tahir Babaoğlu’na değinmek istiyorum. Aylarca sakatlıkla boğuştu, futboldan uzak kaldı. İzmir’de 15 dakikaya 1 gol bir asist sığdırıp iyi bir 9 numaranın ne kadar önemli olduğunu hatırlattı. Bora’ya topukla yaptığı şık asist ve penaltı golüne rağmen ‘takıma döndü’ demek için henüz erken. Maç eksiğini atlatması ve en önemlisi de fazladan hırs yapıp yeniden sakatlanmaması çok önemli. Devre arası sanırım en çok ona yarayacak. Tahir’in sağlıklı bir şekilde takıma katılması sezon başından bu yana yükü tek başına omuzlamaya çalışan Mücahit Can’ı da rahatlatacaktır.

Neyse şimdi taraftarın hasretle beklediği maç geldi çattı.

Bu takım eminim ki Karşıyaka’yı da devirip devreyi 41 puanla tamamlayacaktır. Burada taraftara düşen, büyüklüğünü olgunluk içerisinde göstermesidir.

Kendi oyuncularını gerecek taşkınlıktan uzak dursunlar, gereğini zaten futbolcular yapacaktır.

Ne de olsa frene basmayınca neler yapabileceklerini İzmir’de gördüler!