Ama artık yeter!
Bursa.com Spor Koordinatörü Tarık Çapçı'nın köşe yazısıdır.
Mevcut yönetimin görev süresi malum uzun değil. Desteği lafta kalacağı belli olanlardan da hayır yok.
Şu ana kadar görünen o zira.
O yüzden yeni gelecek başkan ve yönetimin son yıllardaki seviyelerde olmaması şart.
Eğer o eski Bursaspor‘u geri döndürmek istiyorsak şart !
Tabii Bursaspor‘un eskiye dönebilmesi için önce şehrin ve camianın eskiye dönebilmesi gerekiyor.
Kentin ileri gelenleri tarafından söylenen ve camiadaki dağınıklığı çok iyi anlatan “Ne camiası ya” söylemi üzerinden o kadar zaman geçmesine rağmen kimse yanlışından dönmüyor, dönmeye de niyetleri yok.
Ama artık yeter!
Herkesin kendisini, menfaatini, hırsını, egosunu bir kenara koyarak sadece Bursaspor‘un başarısına odaklanması gerekiyor.
Ha! Sorsan herkes “Öyle yapıyoruz zaten” der.
Laf!
Kendinden olanın hatasına susan, muhalif olduğuna ise aslan gibi kükreyen bir zihniyet var.
Ülke konularında olduğu gibi yani.
“Bursaspor’u bizden birileri yönetsin de ne olursa olsun” kafası her dönemde bir kesim tarafından sergileniyor.
Hepsini geçtim “Meclise bizden birileri girsin” deniyor.
En doğru isimler telaffuz ediliyor; ama birileri çıkıp “Yok bizim abi olsun” diyerek yine menfaat kovalıyor!
Kafa hep bu!
Evet sosyal medyada Bursaspor için “O eski halinden eser yok şimdi” şarkısı ile kurgulanmış klipler görüyorum.
Evet nasıl olsun?
Şehir ve camianın eski halinden eser yok ki, kulüpte olsun.
En başta taraftarda yok.
Kulüp yok oluyor taraftarda da hareket yok.
Yönetimlere dönelim.
Yıllardır başkanlık, yöneticilik çıtası düştükçe düştü. Sadece mevcut yönetim için söylemiyorum bunu.
Normal şartlarda semt kulüplerinde yöneticilik yapabilecek yeterlilikte insanlar koskoca Bursaspor‘u yönetir hale geldiler.
Kalburüstü insanlar ise uzaklaştıkça uzaklaştı.
Bunun nedeni camiadaki kaotik ortam ve tepkilerin abartılı oluşu olarak gösteriliyor.
Doğrudur. Buna itirazım yok.
Ancak bir şekilde bu durumun tersine çevrilmesi gerekiyor.
Ülkemiz futbolunda mücadele sadece sahada verilmiyor.
O yüzden her noktada güçlü olmazsan her geçen gün geriye düşersin ve sonunda da yok olur gidersin.
Bursa içinde bile ağırlığı olmayanların değil her noktada her sorunu çözebilecek olanların kulübü yönetmesi şart.
Bu nedenle donanımı, gücü kudreti olmayan herkes haddini bilmeli ve Bursaspor gibi bir kulübü yönetmeye kalkmamalı.
Kimsenin, egosu, hedefi, menfaati Bursaspor‘dan önemli değil.
Ya camia olarak yukarıda saydığım yanlış ve Bursaspor‘u bu duruma düşüren zihniyetten kurtuluruz yani samimi Bursasporlu oluruz ya da çok sevdiğimizi iddia ettiğimiz kulübümüzün yok oluşunda payı olanlar olarak tarihteki yerimizi alırız!
Önümüzdeki ilk seçimde Bursaspor‘u her açıdan güçlü bir başkan ve yönetime kavuşturmak için Bursasporluyum diyen herkes üzerine düşeni yapmak zorundadır.
Aksi takdirde Bursaspor‘un mum gibi eriyişini izleyerek bunda pay sahibi olanlar olarak olarak tarihteki yerimizi alırız.
Evet gerçekten tarihe bu şekilde geçmek için çok az zamanımız kaldı.
Ya akıllanacağız ya da durum bu.
Soruyorum dostlar tarih bizi nasıl yazsın?
Bursaspor‘u yok olmasına seyirci kalanlar olarak mı yoksa kurtarıp eski günlerine döndürenler olarak mı?
Herkes bu sorunun cevabını vermeli ve ona göre hareket etmeli.
En azından bundan sonra!