Aman sevgili hocam
Bursa.com Spor Yazarı Mustafa Özkeskin'in köşe yazısıdır.
Son dönemlerde teknik direktörlerin ağzında bir “karakter” lafıdır gidiyor. Tabii yaptıkları diğer bütün değerlendirmeler gibi karakter kavramını da skora göre kullanıyorlar.
Kazanılan maçlarda oyuncularının sahaya çok iyi karakter koyduğunu söylüyorlar, kaybedilen maçlarda ise oyuncularının sahaya karakterlerini yeterince yansıtamadıklarından yakınıyorlar…
Artık nasıl bir şeyse bu sahaya karakter koymak ya da koyamamak!..
Hatırlıyorum da; yakın geçmişte Bursaspor’da görevdeyken Nedim Vatansever hocamız modaya uyarak 3. Haftadaki 2-0’lık Ankaraspor galibiyetinin ardından sonrası öğrencilerine yönelik yaptığı konuşmada ‘Oyuncu grubumuz kazanmamız gereken maçta gerçek bir karakter ortaya koydu’ sözleriyle sonucu değerlendirmişti. Sonrası malum; galibiyetlerin arkası gelmeyince sevgili dostumuz görevden ayrılmak zorunda kalmıştı. Şimdi geriye dönüp kayıpla kapanan o maçları hatırlayınca şu soruyu sormak hakkımız olsa gerek:
Acaba Yeşil Beyazlı futbolcular o karşılaşmalarda sahaya karakter koymadılar mı?
“Karakter”in, bu kavramların hepsini kapsadığını düşünüyorlar belli ki. Onlara göre karakter demek; hırslı, istekli, arzulu, coşkulu oynamak demek…
Nitekim Murat Sözkesen kardeşimiz de peş peşe gelen iki galibiyetleri değerlendirirken, ‘karakter’ sözcüğünü kullanmasa da onun mealinde ‘futbolcularım gerçek kimliklerini, şahsiyetlerini sahaya koydular’ gibisinden nitelemeler yaptı.
Evet, karakter diyerek kendilerince takımı galibiyete taşıyan oyuncularının kişiliklerindeki iyi/olumlu özellikleri vurgulamayı amaçlıyorlar. Bunu, ortaya çıkan skora göre dile getirmeleri ise oldukça tuhaf…
Skor, oyuncuların karakterini göstermez. Diğer bir deyişle karakter, skordan bağımsız bir olgudur. Skora göre var olmaz ya da yok olmaz. Skorla ilintilendirilemez, ölçülemez.
Kazanan takımın oyuncuları için “Sahaya karakter koydular” lafı nasıl ki hiçbir şey ifade etmiyorsa, kaybeden takımın oyuncuları için söylenen “Sahaya karakter koyamadılar” lafı da aynı şekilde hiçbir şey ifade etmez. Kazanan takımın oyuncularının karakterli, kaybeden takımın oyuncularının ise karaktersiz oynadıklarını iddia etmek, tam bir saçmalık…
Biz de hocaların üstüne basa basa söylediği bu kavrama Bursaspor’un acil ihtiyaç duyduğu mantığıyla bir kereliğine yola çıkarsak; ‘karakter’ denilen nesne her nasıl bir şeyse dostumuz Murat Sözkesen’e seslenip noktalayalım yazımızı:
‘Aman sevgili hocam ne olur; seri yakalamak adına bundan sonraki en azından 3-4 maçta öğrencilerini sahaya yine karakter koymaları için lütfen uyar…”
KATKIMIZ OLDUYSA NE MUTLU BİZE
Şükürler olsun henüz ‘ben yazmıştım, ben söylemiştim’ gibisinden ego yansıtan sözler sarf edecek yaşta değiliz henüz. Ancak Bursaspor’da yaşanan son sıcak gelişmeye de katkımız olduğunu düşünmedik dersek doğru olmaz.
Bursaspor’un ligin10 haftalık sürecinde 38 sarı 1 kırmızı kartla grubunda açık ara ilk sırayı aldığını içeren ‘İTİRAZIM VAR HOCAM’ başlıklı son köşe yazım teknik kadronun dikkatini çekmiş olmalı ki, Bursa hakem camiasının duayen isimlerinden Tahsin Kesiciler’den futbolcularına yönelik konuyla ilgili olarak deneyimlerini aktararak yardımcı olmaları istemişler.
Sevgili dostum Tahsin Hocam da beni arayarak yazımı referans göstermek ricasıyla onayımı isteme nezaketinde bulundu.
Mustafa Gönden hocamızın da hazır bulunduğu soru-cevap formatında geçen 45 dakikalık seminerin faydalı olacağı umuduyla çorbada tuzumuz olduysa ne mutlu bize…
Valla Sezar’ın hakkı Sezar’a. hocam!,
Bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir! den hareketle bu iki konuda çok haklısınız.
Maşallah mı desem,
Bravo mu desem bilemiyorum.
Çünkü bu olaylar Amerika’nın keşfi kadar önemli bir şeyler..!
öyle kolay kolay geçiştirilemezler..!
Neyse,
Darısı yarından tezi yok günlük skor ve performanslardan bağımsız olarak,
futbolun ETİĞİNİ, TEKNİĞİNİ ve sadece GERÇEĞİNİ yorumlayacağınız günlere diyelim İnşallah…
Bursaspor’umuzun
Sir Fergusonu olacak… inşallah.
Boyna yeni hoca hoca hocalar bıktım yaaaa!
Sayın Mustafa Özkeskin Bursaspor da her iş bitmiş siz Murat hocanın karakter cümlesine takılmışsın ve karakterin ne olup olmadığını burada anlatmaya çalışıyorsun madem bu kadar çok biliyorsun da sen gazetecilik kimliğini gazetecilik kariyerini ve şahsi karakterini ortaya koyup Bursaspor nasıl soyulmuş kimlere peşkeş çekilmiş bunları bir araştırsaydın hani karakteri tarif etmişsin duayen gazetecisin kopyala yapıştır gazeteciliği icat ettiniz senden iyi bilen yoktur sendeki bu bilgi donanımla bir zahmet kim bursa sporu soyup soğana çevirmiş birazcık karakter gösterip araştırsaydın ama yapamazsınız dimi nedeni çok basit galiba siz karakterli olmayı özlemişsiniz ki burada karakter lafının üstüne bu kadar durmuşsun karakter yaşarken karşımıza çıkan zorluklara karşı takındığımız bir tavırdır kazanırsın kaybedersin o hiç önemli değil duruşundan ödün vermediğin sürece karakterlisindir bilmem anlata bildim mi sende biraz karakter koy ortaya da bursa sporu kimler nasıl soymuş peşkeş çekmiş bir araştırı ver her şeyi kopyala yapıştır yapma oturduğun yerden
Elbette yapanın yanına kar kalmasın ama minareyi çalan kılıfını mutlaka hazırlamıştır.
Unutmayalım ki en az bunlar kadar, bunları başımıza musallat bizler de durumun suçlusu ve sorumlusuyuz.
Sonuçta adamları kulübün başına leylekler getirmedi biz seçtik.
Kısaca camia olarak son 10 senede neler yapıp, ettiysek neredeyse tamamı yanlıştı…
Hoca bu yazıyı gene kıyak kafayla yazmış. Belli.
Oyun hakkında, skor hakkında yazacak birşey bulamayınca, futbol hakkında yazacak konu bulamayınca, takım iyi giderken yönetime sallayamayınca, garibim hocaya futbol ile hiç alakası olmayan yerden yazmış yazıyı, tabiri caizse dersi kaynatmış.
Sevgili Bursasporlular şehrin ileri gelenlerinin siyasi farklılık göstermeksizin bir üst kurul oluşması müthiş lütfen amigoları tirbün abilerini bu okuşumlatdan uzak tutun hatta Bursaspor un yöbetimsel her türlü oluşumdan ayrıca tirbüncü yeri tirbğndür o kadar
Mükemmel bir yazı,doğru tesbit,doğru analiz.
Bir sporsever olarak teşekkür edetim.
Şu tahsin kesiciler denen adam bilmem kaç senesinde Bursaspor Fenerbahçe İle lig öncesi bir hazırlık maçında orta hakemlik yapmıştı ve o günkü yanlı hakem modasına uyup resmen bursa sporu doğramıştı stada gelen 12 13 bin kişiyi çileden çıkarmıştı bir üst kademe hakem olmak için elinden geleni yaptı ne yazık ki o günkü teksaslılar şimdikiler gibi çorbacı değildi maçtan sonra hemen gereğini yapmıştı bir üst kademeye çıkamadı
Yaw şu Murat Sözkesenin pişmiş kelle gibi sırıtan resmini zırt pırt koyup durmayın yaw. ara sıra asık suratlı bi resim koyun ki, ağırlığı olan bi adam olarak algı yaratsın. Bu ne böyle amk? Şavalak bi hoca olur mu koca Bursaspor’a? Hele bi de üstelik Santiego Bernabau gibi büyük bir Başkanımız varken.🤓