Yılmaz Vural “Bu durumun suçlusu yönetimdir!”

Türk futbolunun en renkli ve en tecrübeli isimlerinden biri olan Yılmaz Vural, Bursaspor’la ilgili sansasyonel sözlere imza attı. Yılmaz Vural; “Bursaspor bu taraftarı ile düşme adayı olamaz. Ali Ay çok değerli bir insan ama profesyonel yöneticilik hiç kolay değil. Takım yönetmek zor. Ben Bursaspor’u böyle görmek istemiyorum. Türkiye’de futbolu, futbolu bilenler yönetmeli” ifadelerini kullandı.

Geçtiğimiz yıl sıkıntılı bir sezon geçiren Bursaspor, bu yılda aynı senaryo ile karşı karşıya kalmamak için yeni sezona iddialı açıklamalarla başladı. Bu açıklamaları yapan kişi ise Bursaspor Başkanı Ali Ay. Fakat yaptığı açıklamaların tamamına yakını gerçeğe dönüşmedi. Tabanca gibi takım kuracağım diyerek kadroya vasat oyuncuları alan ve borcu çığ gibi büyüten Ali Ay, tüm şehir tarafından eleştirilen bir numaralı isim oldu. Alınmayan dersler Bursaspor’un geleceğini karartmaya devam ediyor. Yaşanan bu gelişmelerin ışığında Tertemiz Şampiyonu yorumlayan Teknik Direktör Yılmaz Vural, manşetlik sözler sarf etti.

-Sevgili hocam öncelikle Bursaspor’u sormak istiyorum. Süper Lig’de hafta sonu oynanan maçta Başakşehir ile Bursaspor karşı karşıya geldi. Yeşil-beyazlılar sahadan 3-0 gibi farklı bir skorla mağlubiyetle ayrıldı. Nasıl buldunuz Bursaspor’u?

Yılmaz Vural: Maç sonrası Paul Le Guen’in demecini izledim ve orada bir şeyler ifade etmeye çalıştı. Çok önemli. Onun üzerinde durulması lazım. Oyuncularla ilgili bir serzenişi vardı. Sanki iyi profesyonel olmadıklarını ifade ediyordu. Dolayısıyla bu durumun acil tedbirlerle veya bu oyunculara yapılacak uyarılarla mı bilemiyorum, takıma takviye mi önemli, aslında yani onu açmak gerek. Orada gazeteciler keşke daha profesyonelce sorular sorup hocayı biraz konuşturabilselerdi.

-Sevgili hocam, transfer yapmak istemiyoruz dedi Paul Le Guen. Ben transfer yapmayacağım, elimdeki kadroyu toparlamam lazım dedi.

Yılmaz Vural: Transfer yapmayacağım dediği yerde Sow gibi önemli oyuncu alındı yani, az şey değil. Yani bugün Sow hakikaten önemli bir oyuncu, Bursaspor’a da katkıları olacaktır. Sonrasında bir oyuncu daha geldi.

-Evet hocam. Grozav geldi Karabük’ten.

Yılmaz Vural: Grozav, o da önemli oyuncu. Yani transfer nasıl yapmıyor. Yapılıyor transfer. İzledim ben de karşılarında hakikaten çok iyi bir takım vardı. Yani Bursaspor’un kötü oyunundan çok Başakşehir’in durumunu konuşmakta fayda var. Başakşehir müthiş top oynadı. Yani tasarladığı her şeyi uyguladı. Hücumda, savunmada dört dörtlük oyun oynadı. Önemli bir takım şampiyonluğa oynuyor. Belki bu bir başlangıçta işte kamp döneminden sonrasında böyle bir maç oynamak Bursaspor için şanssızlık demek. Artık çünkü içerde dışarda seyirci neticesinde saha içine girip oynamıyor. Dolayısıyla takımın saha içinde kendisinin olayı çözmesi lazım. Tabiki seyirci için morel etkisi yaptıramaz ama şüphesiz böyle güçlü bir takımı yenmek için iyi bir ara dönem geçirilmemiş gibi geldi bana. Yapılan takviyelere daha takviye yapılacak mı onu da bilemiyorum. Ama şu var ki, bu maçı Bursaspor’un bir an önce unutması, buradaki yaptığı yanlışların ne olduğunu düşünmesi ve hocanın da ifadeleri çok ciddiye alınması gerekiyor. Ben elimden geleni yapıyorum diyor. Ben her şeyi yapıyorum diyor. Yani ben yapıyorum ama onlar yapmıyor dercesine bir tavrı var. Yani ben doğru yapıyorum ama bu oyuncular doğru cevap vermiyor demek istediler galiba, ben öyle anladım, bilmiyorum siz nasıl anladınız…

-Sevgili hocam bir de Süper Lig’in 18. Haftasında Paul Le Guen ilk kez şu demeci kullandı. “Süper Lig çok zor bir lig, her an her şey olabilir, çok dikkat etmeliyiz” dedi. Yani geçtiğimiz yılı tekrar yaşayabiliriz, eğer kötü performanslara devam edersek demek istedi bir nevi.

Yılmaz Vural: Ya tabi Bursa’nın bu sezon 25 puanı var. 25 puana güvenmemek lazım. Geçmişte puanı 27 28 olupta küme düşen bir sürü takım gördük. Yani Bursaspor’da bakıldığında çok müthiş oynayarak sezon geçirmiyor. Tabiki dengeli maçlar oynuyor bazen iyi oynuyor bazı maçları kazanıyorlar ama takımın Teknik Direktörü, sen dinledin mi bugün söylediklerini? Yani oradan ne çıkar…

-Oyuncuları bir nevi…

Yılmaz Vural: Ama çok şey konuştu adam. Acayip mutsuz ve kuşkulu konuştu. Yani bunu çok ciddiye almak lazım. Bir Teknik Direktör ben her şeyi yapıyorum, benim yaptığım yanlışlardan bu duruma düşülmedi. Yani oyuncular doğru cevap vermiyorlar. Dolayısıyla profesyonel değiller, iyi çalışmıyorlar. Bilemiyorum ne demek istediğini!

-Ama sevgili hocam bu ne kadar doğru ki? Bu takımın Teknik Direktörü Paul Le Guen, yani takımla birlikte çalışan, 18 haftadır takımın başında olan o. Devre arası kampında yine takımın başındaydı. Neden bir anda bu tarz bir açıklama yapmış olabilir

Yılmaz Vural: Vallahi bilemiyorum yani, iyi bir profesyonel geçmişine bakıldığında. Şu var tabi ki, takımlarımız eskisi gibi olsa, hadi takımdaki Türk oyuncular, ama kaç tanesinin takımlarda Türk oynuyor ki? En fazla 3 tane ya da 4 tane oynuyor. Yabancı lig olduk yani. Ben izliyorum bir tarafta bir tane oynuyor diğer tarafta iki tane Türk oynuyor. Dördü geçen yok. Yani bu lig bana keyif vermiyor. İnanın takımları saymakta zorlanıyorum. Çünkü yabancı isimleri akılda tutmak kolay değil ve hep Afrikalı gençlere ekmek kapısı bir lig oldu. Bizim gençlerimiz nerede? Ne oldu bunlara? Yetiştiremiyoruz mu? Çıkmıyor mu? Tam Türkiye ligi değer kazanmış, 600 milyon dolar… Bizim gençlerimizin bundan istifade etmesi gerekirken bizim gençliğimiz nerede? Sonra bu çocuklar uyuşturucuda, şunda bunda… Gençliğe bu kadar önem verip de bu aktivitenin dışında tutarsanız onları yetiştiremezsiniz. Onlara imkânlar sunmazsanız neyi konuşuyoruz Allah aşkına biz? Ben zevk almıyorum artık. İnanın bu ligden zevk almıyorum gerçekten. Söylerken de içim acıyor, benim çocuklarım var. Bu kadar hain davranmanın alemi yok. Diyeceksiniz ki e ne olacak falan, işte iyi oynamıyor. Çocuğa vermezseniz şansı nerede oynayacak? Biz demek ki Süper Lig’de oynayacak kalitede oyuncu yetiştiremiyoruz anlamı çıkıyor ortaya. Yani Afrikalı genç kardeşlerimizi de doyurma ligi mi burası? Onlar için ekmek kapısı mı burası? Ya bakın Allah aşkına yani ligimiz hakikaten renk olarak acayip karardı yani. Ben şey değilim, beni sakın yanlış anlamayın, öyle iticilikle yaklaşmıyorum. Ama bakın bu ülkede çıkan savaşa Afrikalı gençler gitmedi savaşmaya. Benim çocuklarım savaşmaya gidecek ama onlara imkân sunmadan bu ülkenin genci değersiz muamelesi görüyor. Yani bu benim içimi acıtıyor. Bakın bu kadar net söylüyorum. Olmaz yani. Türkiye’de futbol denen olay var bu içinde olması lazım. Yani Türk oyuncusu çıkmıyor yabancı oyuncu alacağız. Al kardeşim ama benim tartıştığım yabancı sayısından çok şu; Bizim ülkemiz niye Türk oyuncu yetiştiremiyor. Eksik nerede? Hepimiz biliyoruz bunun nerede olduğunu? Bursa’ya bak ki Bursa bunun için önemli kentlerden biri. Bursa alt yapısından oyuncu çıkartıp oynayabiliyor. 3 tane 4 tane 5 tane. Yurt dışına gidiyor onlar da mesela. Yani Bursa’yı diğerlerinin dışında bırakalım. Çünkü Bursa bu konuyla hakikaten ciddi ilgilenenlerden bir kulüp. Onlar nice oyuncu çıkarmıştır bu liglerde. Yine konuya dönelim istersen… Bu başlangıçta bir uyarının gelmesi bana göre hemen bir tedbir alıp, hocanın söylemlerini yönetim kurulu gelip, tabi ki de hocaya nazik olarak, toplum önünde bu kadar oyuncusunu eleştirmek olmaz. Kafa kafaya kalınca yönetim kuruluna vereceği raporla neyin ne olduğu açıkça söylenmeli ve tedbir alınmalı. Transfer bitmedi çünkü.

-Hocam, Paul Le Guen de “Oyuncularla özellikle bire bir konuşacağım, bu problemin bir an önce çözülmesini istiyorum” dedi.

Yılmaz Vural: Konuşmayla bir şeyi çözemezsin. Oyuncuyla konuşmaya sizin kanaatınız varsa o kanaatınızı uygulamanız lazım. Oyuncu hiçbir zaman size doğru bilgi vermez. Kendinde bulmaz çünkü. Öyledir bu işler.

-Hocam tabi ki, takımları yakından takip ediyorsunuz ama az önce Afrika kökenli oyunculardan konuşurken Bursaspor’da bu sene bu tarz oyuncuları takımına çok dâhil etti. Özellikle orta sahada Agu ve Badu. Badu 2 milyon tutarında kiralık ücretle Bursa’da oynuyor.  Yani bunu size söylememdeki en büyük etken de şuanda para harcayıp takım kuran, kiralık da olsa oyuncu alan Bursaspor var ama bu oyuncular Bursaspor’da oynayabilecek oyuncular mı?

Yılmaz Vural: Çok felaketmiş gibi de yapmayalım. Bursaspor neticesinde 9.sırada 25 puanla. Ama alttaki takımla 17 puan fark var. Dolayısıyla yani bu demoralize olma durumu ben şimdi önümüzde haftaya bakıyorum. Alanya’ya gidiyor, Alanya da kaybetti ve onun 7 puan gerisinde. Şimdi Alanya orada Bursa’ya kaybettiği zaman düşmeye aday en önemli takımlardan birisi olacak. Çok zor bir maç oynayacak Alanyaspor. Hakikaten iyi başladılar ama enterasan bir şekilde geri çekildiler ve fizik anlamında da baktım rakibe cevap verecek halde değiller. Hoca değişikliği pek yaramamış galiba. Dolayısıyla böyle bir takımla oynayacak. Sonra Beşiktaş gelecek size. Evinizde ve deplasmanda iki zor takımla oynamış olacaksınız, Başakşehir ve Beşiktaş. Yani Allah göstermesin burada 2 darbe aldığın zaman aşağı gidersiniz. Çünkü ben hocanın o gün vermiş olduğu demeci, surat ifadesini bu tip söylemlerini çok ciddiye alınması gerektiğini düşünüyorum. Biraz tedbir alınsa Bursaspor tabii ki de üst sıralara çıkacaktır. Allah göstermesin geçen seneki sorunları yaşamadan ligi bitirecektir ama yönetim istemiyor artık. Bursaspor çıta atladı.

Ali Ay iyi biri ama…

Teknik Direktör Yılmaz Vural, Bursaspor’un bu durumlarda olmasının en büyük sebebini kötü yönetim şekline bağladı. Yılmaz Vural; Bursaspor düşme adayı olamaz ki bu taraftarlarıyla. Ali Ay çok değerli bir insanımız ama profesyonel yöneticilik hiç kolay değil. Takım yönetmek zor. Ben Bursaspor’u böyle görmek istemiyorum. Türkiye’de futbolu, futbolu bilenler yönetmeli. Bakın şuanda Galatasaray’ın düştüğü duruma bakın. Hiç birimiz tanımıyoruz Galatasaray’a talip oldu ve 80 oyla kazandı. Ama ben Bursaspor’u öyle görmek istiyorum. O 45 bin kişilik stadyum boşuna yapılmadı. Orda öyle bir Bursaspor olmalı ki çıktığı zaman sahaya nasıl Başakşehir içerde dışarıda takır takır herkesle oynuyor, yeniyor. Bakın bu çok önemli, bu takım ne kadar güzel oynuyor ve Bursaspor’da böyle olmalı yani. Başakşehir tutuyor Barcelona’dan bir oyuncu alıyor. Yani neden Bursaspor kaç milyonluk şehri, futbol dolu kenti, bu kadar fanatik taraftarı olan, hakikaten Türkiye’de örnek gösterilecek bir pozisyonu olan takım, bakın ekonomisine çöktü gitti. Nasıl çıkacak? Düşmemeye oyna dur. Yani yakışıyor mu Bursaspor’a. Olur mu yani? Yani Bursaspor şapkayı önüne koyup yeniden kendini toparlamalı. Ne yapacağını düşünmeli. Bunu yapmazsa her geçen gün onun aleyhine gelişiyor” şeklinde konuştu.