Geçmişi unutmamak lazım!
“Babam İbrahim Kanatsızkuş, Bursa’daki küçük sanayide araba tamircisi. Annem Raşide Kanatsızkuş ev hanımı… Bir de ağabeyim var; Türker… O da babamın yanında çalışıyor. Ağabeyimle üç yaş var aramızda” diyen, Bursaspor’un genç yeteneği Kubilay Kanatsızkuş, Federasyon’un çıkardığı “Tam Saha” dergisinde “Bursa fabrikasının son gol makinası” başlığı altında verdiği röportajda söylüyor bunları.Futbolcuların ailelerin aşağı yukarı genelini özetleyen bir projeksiyon. Parasal zorluklar, eğitim zorlukları, ergenlik… Tırnakları ile kazıya kazıya bir yerlere gelmek için verilen zorluklar genç futbolcuların hayat hikayeleri. Büyük hayallerle, umutlarla başladıkları bu zorlu yolda çoğu kaybolup gidiyor. Zirvede tutunabilen tek tük… Çoğu zaman; geride ne eğitim ne de spor hayatına yön verememiş, daha doğrusu eline bir meslek alamamış pırıl pırıl gençler kalıyor.Bunda mevcut eğitim sisteminin yapısı, altyapıların yetersizliği, Federasyon’un gençlere bakışı ve ailelerin kısa yoldan zengin olma hayallerinin etkisi büyük rol oynuyor. Genç oyunculara bakarken biraz bu gözle bakmakta fayda var. Fidanları korumakta, kollamakta fayda var… Ama gençler için işin özü kendilerine verilenle yetinmemeleri. Eğitim ve spor kariyerlerinde belli bir hedefe ulaşmak için ne kadar çok çalışmalarının bilincine varmaları ve bu doğrultuda gerekenleri yapmaları ana hedefleri olmalı.Tüm bunlar ortadayken Bursaspor’un kendisinden çok şey beklediği fakat zaman zaman saman alevi gibi bir yanıp sönen Sercan kardeşimin de geçmişini bir hatırlaması onun için iyi olacaktır diye düşünüyorum. Yokluktan varlığa neler çektiğini en iyi o biliyor. İstanbul’dan Balıkesir, Urfa, Sivas yolculukları hiç kolay geçmedi onun için… Bu maceralarında gerekli dersi çıkarmıştır dedik. Ama dediğimiz ile kaldık. Parasal doyum mu, kariyer mi? Senin bulunduğun noktaya gelmek için gençlerin ne kadar uğraş verdiğini yukarıda açıklamaya çalıştım. Ama sen bunları zaten yaşayarak, uğraş vererek şampiyonluk apoletini taktın, transferler yaptın, para kazandın. Ama bence o sende bulunan yeteneği kendinden, bizden mahrum etmeye hakkın yok diye düşünüyorum.
Cevdet Altınel / Olay
