İzin vermemeliyiz!

Olay Medya Spor Yazarı Erdal Akçay'ın Bursaspor - Düzce Cam Düzcespor maçı köşe yazısıdır.

Anlaşılan o ki ilk yarıdaki 11 puanlık fark ve 35 günlük devre arası Bursasporlu futbolcular üzerinde rehavete yol açmış… Ya da konsantrasyon kaybı mı yaşanıyor diyelim...

Oysa ki Atatürk Spor Kompleksi Matlı Stadyumu’nı yine dolduran yeşil beyazlı taraftarın müthiş coşkusu biraz Batalla’nın öğrencilerine yansısa sahada çok daha farklı bir Bursaspor izleyebilirdik.

2024’te evdeki son maçta Karşıyaka karşısında hem oyun hem de skor olarak yaşadığımız hüsrandan daha iyi ders çıkarılmalıydı.

Düzcespor cephesinin bu maça ne kadar iyi hazırlandığını sahada gördük. Önde basarak Bursaspor’un oyun kurmasını engelleyen konuk ekip Allah’tan son vuruşlarda gününde değildi.

Sarı kart cezalısı Musa Çağıran’ı mumla aratan futbolculara ne demeli?

Forma şansı gelmiş, değerlendirmek yerine özellikle ilk yarıda Yiğitali-Furkan Özyapı ve Abdullah’ın yaptığı pas hataları, orta alanda kaptırdıkları toplar Düzce’nin hızlı hücuma kolay çıkmasına yaradı.

Vefa Temel ilk maçında tam olarak bekleneni veremezken, Muhammet Demir de geriden destek gelmeyince çok yalnız kaldı. Ahmet İlhan ve İlhan Depe’nin etkisizliği de üzerine eklenince koskoca 45 dakikada bir tane kaleyi bulan isabetli şut göremedik.

Batalla keşke ikinci yarıya değişikliklerle başlasaydı da Muhammet’i “Beni değiştirin” diyene kadar beklemesiydi.

Maçtaki ilk isabetli şutu eski Bursasporlu Bilal Şeflek 54. dakikada çekerken, kaleci Anıl topu kornere tokatladı.

57’de Muhammet Demir-Mücahit Can, Vefa Temel-Sedat Cengiz değişikliklerinin ardından hücum zenginliği artsa da Sedat, İlhan, Yiğitali ve Bora ile girilen pozisyonlardan tribünleri coşturacak gol bir türlü gelmedi.

81’de Tahir Babaoğlu’nun oyuna girmesiyle çift forvete dönülse de bir tane kafalık orta yapılmaması tam bir hayal kırıklığı oldu.

İç sahada üst üste ikinci, toplamda üçüncü beraberlikle birlikte puan farkı 9’a düştü. Kış şartları, takımların hedefleri nedeniyle Türkiye’de tüm liglerin ikinci yarıları çetin geçer. Bu nedenle Tokat Belediye Plevne maçıyla birlikte Bursaspor bir galibiyet serisi başlatıp şampiyonluk yolunda daha fazla puan kaybına izin vermemeli.

Yoluyla
Erdal Akçay
Kaynak
Olay Medya

1 Yorum Onay bekleyen yorum yok

  1. İÇİMİZDEKİ SİYONİST SEVİCİLERE CEVAP.
    “Filistin bayrağının BURSASPORUMUZUN maçında kareografi olarak sergilenmesi, hem insani hem de evrensel bir duruşumuzun göstergesidir. Bu, mazlumun yanında yer almayı, adalet ve özgürlük mücadelesine destek vermeyi ifade eder. Daha önce söylediğim gibi spor, sadece bir oyun değildir; toplumun vicdanını, değerlerini ve dayanışmasını da yansıtır. Daha önce bu konudaki fikrimi dile getirdiğimde İÇİMİZDEKİ SİYONİST SEVİCİLERDEN eleştiriler almış olsam da, dünkü maçta BÜYÜK BURSASPOR TARAFTARININ bu anlamlı hareketi, söylediklerimin ne kadar doğru olduğunu göstermiştir. Filistin halkının yaşadığı zulme dikkat çekmek bir tercih değil, insani bir sorumluluktur. Sessiz kalmak, haksızlığa ortak olmak anlamına gelir. Sporun ve taraftar kültürünün birleştirici gücü, toplumsal meselelere duyarlılığı artırmak için kullanılmalıdır. Dün sahada bir bayrak kareogrofisi yapılmış olabilir, ama bu, vicdanlarda daha büyük bir dalga oluşturdu. Eleştirenlere soruyorum: Zulme sessiz kalmak mı daha doğru, yoksa mazlumların sesi olmak mı?”
    NEHİRDEN DENİZE ÖZGÜR FİLİSTİN!
    ÖZGÜR DOĞU TÜRKİSTAN!

    8
    10

Bir yorum yazın

Kayıtlı bir kullanıcıyı yorumunuza etiketlemek(mention) için yorumunuzun içerisine örnek @bursasporluyuz şeklinde kullanıcı adını yazabilirsiniz.

Başa dön tuşu